Dolar 32,3895
Euro 34,7549
Altın 2.433,99
BİST 10.082,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 17°C
Az Bulutlu
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Sal 15°C
Çar 17°C
Per 19°C
Cum 16°C

Euro Bölgesi’nde resesyon, üç en büyük ekonomide üretimin küçülmesi ile birlikte derinleşti

Euro Bölgesi’nde resesyon, üç en büyük ekonomide üretimin küçülmesi ile birlikte derinleşti
18 Şubat 2013 12:12
A+
A-

Egemen_Candir_012013

Geçtiğimiz hafta Euro Bölgesi’nde 3 yıldır devam eden krizin henüz sonlanmadığına dair piyasanın hareketlenmesinin ardından, Avrupalı maliye bakanları, siyasi gerilimlerin öne çıktığı bölgedeki krizle mücadele hamlelerini yeniden canlandırma çalışmalarına başladılar.

Büyümenin 4 yılın en düşük seviyesine gerilediği tahmin edildiği Euro Bölgesi’nden geçtiğimiz hafta gelen veriler de borç krizinin hâlâ devam ettiğine işaret etti. Bölge’deki borç krizinin kontrol altına alınmasına yönelik önlemler İspanya’dan Yunanistan’a birçok sorunlu ülkenin faizlerinin aşağı çekilmesine yardımcı olurken, aynı zamanda 18,7 milyon kişiyi de işsiz bıraktı.

Azalan likiditenin para politikasının etkisini hafifletmediğinden emin olmaya çalışan Avrupa Merkez Bankası, bölge bankalarının acil durum kredilerinin geri ödemelerindeki hızlanmayı dengeleme çalışmalarına başladı. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, İspanya’da gerçekleştirdiği görüşmelerin ardından İspanyol bankalarına verilen yardımın olumlu sonuçlar doğurmaya başlığını ve kurların büyüme ve enflasyon için kritik önem taşıdığını ifade etti. Diğer yandan, kur savaşları tartışmasının abartılı olduğunu ifade eden Draghi, döviz kurunun bir politika hedefi değil, büyüme ve fiyat istikrarı için önemli olduğunu söyledi.

Euro Bölgesi’nde resesyon, üç en büyük ekonomide üretimin küçülmesi ile birlikte derinleşti ve ekonomi yaklaşık dört yılın en kötü performansını gösterdi. Euro Bölgesi’nde gayrı safi yurtiçi hasıla (GSYİH) geçen yılın dördüncü çeyreğinde, önceki üç aylık döneme göre yüzde 0.6 daraldı.

Avrupa’nın en büyük ekonomisi Almanya, ihracattaki düşüşün etkisi ile geçen yılın dördüncü çeyreğinde daralma yaşadı ve gayrı safi yurtiçi hasıla (GSYİH), geçen yılın son üç aylık döneminde yüzde 0.2 artış gösterdiği önceki çeyreğe göre yüzde 0.6 geriledi. Fransa’nın gayrisafi yurtiçi hasılası ise dördüncü çeyrekte, bir önceki çeyrekten yüzde 0.3 düştü. Diğer yandan, Euro Bölgesi’nin sanayi üretimi Aralık’ta yüzde 0.7 artarak Kasım’ın revize edilmiş yüzde 0.7’lik düşüşünü toparladı. Euro Bölgesi’nde ekonomik anlamda daralmanın söz konusu olduğunu gördüğümüz son günlerde, bu hafta açıklanacak olan Almanya ZEW Anketi, Almanya Tüketici Fiyat Endeksi, Üretici Fiyat Endeksi, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla, IFO Anketleri, Satınalma Yöneticileri İmalat Endeksi ve Euro Bölgesi ZEW Anketi, Tüketici Güveni, Satınalma Yöneticileri İmalat Endeksi, Tüketici Fiyat Endeksi verileri önemli veriler olarak ön plana çıkmaktadır.

Merkez Bankası’nın yapacağı politika enflasyon risklerini tetikliyor

Dünyanın en büyük ekonomisi ABD’de geçtiğimiz hafta Senato Demokratları 1 Mart’ta otomatikman devreye girecek olan harcama kesintilerini erteleyebilmek için 110 milyar dolarlık bir bütçe teklifi masaya koyarken, plana Cumhuriyetçilerin daha önce kabul etmeyeceklerini açıkladıkları vergi artışlarını eklemeyi unutmadılar. Otomatik kesintilerin yerine savunma harcamalarında kesintiye gidilmesini öngören plan aynı zamanda çiftçilere direkt ödemelerde kesinti ve ülkenin en zenginlerine minimum yüzde 30 vergi oranı getirilmesini teklif ediyor.

Bütçe kesintilerinin ön planda olduğunu gördüğümüz bugünlerde, FED Philadelphia Başkanı Charles Plosser, Merkez Bankası’nın ekonomideki gelişmeler karşısında politikalarında yapacağı değişikliklerin yalnızca bir kısmını ortaya koyan politika rehberliğinin enflasyon risklerini tetiklediğini ifade ederken, St. Louis FED Başkanı Bullard ise ABD’nin mali politikasından istikrar sinyallerinin geldiğinin altını çizerek, konut ve küresel ekonominin ABD’nin 2013’teki büyümesini destekleyeceğini düşünüyor.

Diğer yandan, ABD’de perakende satışları istihdam piyasasındaki yükselişin bordro vergilerinde yaşanan vergi artışına baskın gelmesiyle Ocak ayında üst üste üçüncü ay yükselirken, sanayi üretimi fabrikaların son 30 yılın en büyük üst üste kazançlarını kaydetmesinin ardından Ocak ayında duraklamasıyla geriledi. Üretim fabrikalarda, madenler ve kamu hizmetlerinde Aralık ayında yüzde 0.4 artarken, Ocak ayında yüzde 0.1 düştü.

ABD’de işsizlik başvuruları ise geçtiğimiz hafta 27,000 gerileyerek beklentilerden daha az çıktı. İşten çıkarma oranlarında yaşanan düşüş, piyasadaki talebin firmalar için çalışanlarını ellerinde tutmaya yeterli olduğunu gösterirken, tüketici harcamalarını artırmak için gerekli ilk adım olan daha yüksek istihdam ve gelir artışına katkıda bulunuyor. New York bölgesi imalatı da Şubat ayında beklenmedik bir şekilde genişleyerek, bölge fabrikalarının Ağustos ayında başlayan düşüşten kendilerini kurtarmaya başladıkları sinyalini verdi. Tüketici güven endeksi de Ocak ayında 73,8’den Şubat ayında 76.3’e yükseldi. Bütçe kesintilerinin gündemde olduğunu gördüğümüz son günlerde, bu hafta açıklanacak olan Üretici Fiyat Endeksi, Üretici Fiyat Endeksi Gıda ve Enerji sonrası, FOMC Tutanakları, Tüketici Fiyat Endeksi, Tüketici Fiyat Endeksi Gıda ve Enerji Hariç, İnşaat İzinleri, İşsizlik Başvuruları, Konut Satışları, Öncü Göstergeler, Philadelphia FED İmalat Anketi ve Devam Eden Konut Satışları verileri önemli veriler olarak ön plana çıkmaktadır.

2013 yılında cari açıkta bir miktar artış olabilir

Türkiye tarafına baktığımızda ise, geçtiğimiz hafta açıklanan cari işlemler açığı Aralık ayında 4.66 Milyar Dolar ile beklenenden düşük çıktı. Türkiye’nin 2012 yılı cari işlemler açığı, geçen yılın aynı dönemine göre 28 Milyar 352 Milyon Dolar azalarak 48 Milyar 867 Milyon Dolar’a geriledi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, cari açıkta sağlanan başarıda Merkez Bankası’nın uyguladığı sıkı para politikası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun aldığı tedbirler ile Maliye Bakanlığı’nın uyguladığı ihtiyatlı politikaların etkili olduğunu belirtirken, cari açığı gerek seviye gerekse finansman kalitesi bakımından kısa vadede kırılganlık kaynağı olmayacak bir noktaya getirdiklerini, ancak 2013 yılında ekonomideki canlanmanın ve finansman imkânlarının artması ile cari açıkta bir miktar artış olabileceğini ifade etti.

Ekonomide yeni yıla bütçede fazla ile girildi. Merkezi Yönetim Bütçesi Ocak ayında 5 Milyar 939 Milyon TL fazla verirken, geçen ay bütçe gelirleri yüzde 31,3, bütçe giderleri ise yüzde 17,4 arttı. Buna göre, geçen ay bütçeden toplam 30 Milyar 933 Milyon TL harcama yapıldı. Faiz hariç bütçe giderlerinin 25 Milyar 710 Milyon TL olduğu Ocak ayında 5 Milyar 222 Milyon TL faiz ödendi. Diğer yandan, 2013 yılı Ocak ayında otomotiv sanayinin toplam ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 43 oranında azalırken, işsizlik oranı da 2012’nin Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre 0,3 puanlık artışla yüzde 9,4 olarak gerçekleşti. Bankacılık sektörü kredi hacmi ise bir haftada 1,9 Milyar TL artarak 769 Milyar 325 Milyon TL’ye yükseldi. Bu hafta açıklanacak olan TCMB Faiz Oranı Kararı, Kapasite Kullanımı ve Üretici Güveni önemli veriler olarak ön plana çıkmaktadır.

 

REKLAM ALANI