İş adamları siber saldırıların hedefinde

Siber saldırıların ekonomiye ve güvenliğe olan etkilerine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen Siber Tehditler, Ekonomik Boyutu ve Güvenlik Paneli’nde siber saldırılara karşı verilecek dijital mücadelenin yerli teknoloji ile yapılması vurgulandı

Son yıllarda artan siber saldırılara ve bu yöndeki tehditlere karşı çözüm önerileri sunmak amacıyla düzenlenen Siber Tehditler, Ekonomik Boyutu ve Güvenlik Paneli, 21 Mayıs 2016’da Mersin’de gerçekleşti. TÜMSİAD Mersin Şubesi’nin, Mersin Üniversitesi ve Kamu Siber Güvenlik Derneği ile birlikte düzenlediği panelde şirketlerin siber saldırılara karşı kendini nasıl koruyabileceği ve dijital verilerin güvenliği konuşuldu. Bilişimciler, siber güvenlik uzmanları, akademisyenler, kamu kurumlarından üst düzey yöneticiler ve şirketler gerçekleştirilen panele büyük ilgi gösterdi.

Panele, TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, Mersin Vali Yardımcısı Cezmi Türk Göçer, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, Kamu Siber Güvenlik Derneği Başkanı Prof. Dr. İbrahim Soğukpınar ile TÜMSİAD Mersin Şube Başkanı Mehmet Türker katıldı.

Siber saldırıların hedefinde iş dünyası var
Panelin açılışında konuşan TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, sık yaşanan siber saldırıların birçoğunun firmaları hedef aldığını belirterek, milyon dolarlık zararlara uğramamak ve olası bir mağduriyeti yaşamamak için iş dünyasının artık kapıdaki güvenliği değil bilgisayardaki güvenliği artırması gerektiğini ifade etti. Doğan, “İş dünyası açısından çağımızın en büyük sorunlarından biri siber tehditler. Dijital ortamda yapılan bu saldırılar hiç de yadsınamayacak ölçüde iş dünyasını etkiliyor. Perakende, finans ve kamu firmaları da en çok etkilenenler arasında. Çağımızın en önemli sorunlarından biri haline gelen, dolandırıcılık, saldırı veya tehdit şeklinde görülen siber olaylar işletmelerin verilerini tehlikeye atarken ülke ekonomisini etkileyebilecek düzeyde kayıpların yaşanmasına da neden olabiliyor. Bu mağduriyetleri önlemek için özellikle ülke olarak kendi alt yapımızı güçlendirmeli ve bu saldırılarla baş edebilecek güce kavuşmalıyız. Bunu yaparken de ithal bir sistemle değil kendi güvenlik sistemlerimizi kurabilmeliyiz. Bu sistem ne kadar milli ve yerli yazılım teknolojileri ile oluşturulursa kendi güvenliğimizi kendimiz kontrol edebiliriz” diye konuştu.

Türkiye, siber saldırıları 3 buçuk kat daha fazla yaşıyor
Türkiye’nin dünyada yaşanan siber saldırı ortalamasına göre 3 buçuk kat daha fazla siber saldırı ortamında bulunduğu belirten Doğan, açıklamalarına şöyle devam etti: “Makroekonomik dengeleri ve mikro anlamda işletmeleri tehdit eden ve sarsan siber saldırılar, fiziki güvenlik tedbirlerini ortadan kaldırırken zararlı eylemleri de farklı boyutlara taşıyor. Casus yazılımlarla uluslararası işletmelerden yerel işletmelere kadar mali bilgileri çalınabiliyor, finans ve banka kuruluşlarının hesapları kopyalanıyor, böylece ülke ekonomisi ve işletmeler ekonomik zararlarla karşı karşıya kalabiliyor. Özel sektör ve kamu kuruluşlarının yaşadığı itibar kaybının yanında ekonomik sarsıntıların büyüklüğünün tahminin de ötesinde zarar doğurabilme ihtimaline karşılık hükümetler makro anlamda; işletmeler de mikro anlamda kendi güvenlikleri için siber güvenlik yatırımlarını artırmaya başladı. Bu noktada bizler gibi sivil toplum kuruluşları da siber güvenliğin önemine ilişkin farkındalık sağlamalı ve vatandaşlarımızın bilinçlenmesine katkı sağlayacak faaliyetler gerçekleştirmelidir.”