Dolar 32,4582
Euro 34,9028
Altın 2.437,03
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 17°C
Az Bulutlu
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Sal 16°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 19°C

ICCI 2013 TÜSİAD özel oturumunda doğalgaz piyasası değerlendirildi

ICCI 2013 TÜSİAD özel oturumunda doğalgaz piyasası değerlendirildi
26 Nisan 2013 07:15 | Son Güncellenme: 13 Mayıs 2013 21:31
A+
A-

 

TUSIAD_Toplu

Sektörel Fuarcılık tarafından düzenlenen ICCI 2013 – 19. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kapsamında TÜİSAD tarafından “Doğalgaz Piyasası” başlıklı bir oturum düzenlendi

 

 

 

Oturumun başkanlığını Nusret Cömert (Shell Yönetim Kurulu Başkanı) yaparken,Batu Aksoy (Turcas Petrol CEO), Korkut Öztürkmen (OMV Türkiye Genel Müdürü), Dog?anay Samuray (Palmet Enerji Yönetim Kurulu Başkanı) ve Matthias Keuchel (E.ON Başkan Yardımcısı) oturumda yer aldı.

 

 

 

Doğalgaz kanunu beklentisi 2013 ikinci yarısında

 

Turcas Petrol CEO’su Batu Aksoy konuşmasında Botaş’ın pazar payının ilk etapta yüzde 50’nin altına, arkasından yüzde 20’ler seviyesine düşmesi, Botaş ticaret ile Botaş iletimin ayrıştırılması, piyasada gerçek anlamda rekabet oluşturulması, yeni ithalat kaynaklarından gaz getirilmesi gerektiğini söyledi. Aksoy, gündemdeki doğalgaz piyasası kanununun yılın ikinci yarısında çıkması, enerji sektörü çok önemli olduğunu belirterek “Önümüzdeki 10 yılda ise çok daha hızlı adımlar atabileceğiz. Türkiye’de doğalgaz sektörünün liberalleşmesi, isteyen üreticinin kendi gazını getirmesi, piyasada gerçek rekabete açılması, dolayısıyla doğalgaz liberalleşme Türkiye’nin enerji tedariği ve büyümesinin, yakıtının sağlanmasının açısından çok önemli olacaktır.” dedi.

 

 

OMV Türkiye Genel Müdürü Korkut Öztürkmen ise

 

Türkiye’de doğalgaz tüketiminin tahmin edildiği gibi 80 milyar metreküp yerine 50 milyar metreküp olarak gerçekleştiğini, son 12 yılda yüzde 9 buçukluk bir büyümenin olduğunu ve halen istenen serbest bir pazara ulaşılamadığını anlattı. Öztürkmen, fiyat konusunda tekelleşme olduğunun altını çizerek bunun hem piyasa oyuncularının hem de tüketicilerin aleyhine olduğunu belirtti. Öztürkmen şöyle devam etti:

 

“Türkiye doğalgaz üreticisi olmamasına rağmen, konumu itibariyle çoğu üretici ülkelerden de avantajlı bir durumda. Dört yanında büyük doğalgaz kaynakları var. Son zamanlarda Romanya ve çevresinde bulunan bazı gazların bile Türkiye’ye getirilip getirilemeyeceği konuşulmaya başlandı. Türkiye pazar olarak “gas to gas” rekabeti arttırarak çok avantajlı konum elde edebilir.”

 

 

Türkiye’de doğalgaz tüketimi uçacak

 

Palmet Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Dog?anay Samuray ise konuşmasında Türkiye’nin 77 milyonluk nüfusuyla Avrupa’nın dördüncü büyük doğalgaz pazarı olduğunu söyledi. Türkiye’nin, elektrik üretiminde doğalgaza bağımlı olduğunu ve bu bağımlılığın bitmesinin imkansız olduğuna değinen Samuray, “Türkiye’de elektrik üretim tesislerinin çoğu doğalgaza dayalı üretim yapıyor. Evlerde de artık doğalgaz kullanıyoruz. Türkiye’de 60 bölge doğalgaz kullanıyor. Evlerimizdeki bu konfordan vazgeçmemiz mümkün değil. Kimse bir daha kovayla kömür taşıyıp evine soba yakıp külünü kömürlüğe atmayı düşünmüyor. Doğalgaz en ucuz yakıt. Bu sebeplerden evsel, endüstriyel ve elektrikteki talep bir araya geldiğinde doğalgaz tüketimi uçup gidecek.” diye konuştu

 

 

Türkiye ile Avrupa arasında fark yok

 

E.ON Başkan Yardımcısı Matthias Keuchel de Türk gaz piyasasıyla tanışmalarının yeni olmadığını, ilk olarak 1990’lı yıllarda Türkiye’ye geldiklerini belirtti. Keuchel, “O zamanlar buradaki bazı fırsatları değerlendirdik. Türkmen veya İran gazını Avrupa’ya aktarma ile ilgiliydi. O zamanlarda batı Avrupa gaz pazarının çok yüksek miktarlı büyümesi söz konusuydu. Artık büyüme doğuya kaydı, özellikle Türkiye’ye. Bu da çok olumlu bir şey, hem ülke hem de piyasa için” ifadelerini kullandı. Keuchel, Türk gaz piyasasının aslında AB pazarlarından çok da farklı olmadığına vurgu yaparak, şunları kaydetti:

 

“Dışa bağımlılık Türkiye’de yüzde 100’e yakın. AB’de de gaz dışa bağımlılığı yüzde 70’e yakın. Dolayısıyla çok büyük bir fark yok. Farklı olan AB ülkelerinde 2000’den buyana elektrik ve gaz piyasalarında çok aktif, hızlı ve yoğun bir liberalizasyon var. Türkiye’nin liberalleşme sürecinde diğer ülkelerin deneyimlerinden ders çıkarması lazım. Başkalarının deneyiminden faydalanmak hata yapmayı önler.”

 

REKLAM ALANI