Dolar 32,3808
Euro 34,6083
Altın 2.388,38
BİST 10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 15°C
Az Bulutlu
İstanbul
15°C
Az Bulutlu
Çar 17°C
Per 19°C
Cum 18°C
Cts 19°C

Türkiye genelinde 6,5 milyon bina deprem riski altında

Türkiye genelinde 6,5 milyon bina deprem riski altında
03 Mart 2014 15:33 | Son Güncellenme: 03 Mart 2014 15:40
A+
A-

Ytong Genel Muduru Gokhan ErelBugün ülkemizde, yaklaşık 20 milyonluk konut stokunun yüzde 45 gibi önemli bir kısmının sağlıksız ve ruhsatsız yapılaşmadan oluştuğu ifade ediliyor. Büyük bölümü birinci derece deprem bölgesi içinde yer alan Türkiye’de, düzensiz yapılaşma ve düşük yapı kalitesi, can kayıplarının en büyük sebebi olarak görülüyor. Deprem Haftası nedeniyle yanlış bilinenlere dikkat çeken Türk Ytong Genel Müdürü Gökhan Erel, “dayanıklılık için binaların ağır malzemelerle inşa edilmesi gibi yanlış bir bilgi var, aksine can kurtarmanın yolu hafif yapılardan geçiyor” dedi.

Bugüne kadar ağır kayıpların yaşandığı deprem felaketleri, Türkiye’nin deprem kuşağı içinde yer alan bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini bizlere her seferinde acı bir şekilde hatırlatıyor. Yüz ölçümünün yüzde 90’ı deprem kuşağı içinde yer alan bir ülke olarak, deprem konusundaki bilincin artırılması ve sağlam konut bilincinin oluşturulması büyük önem taşıyor. Deprem konusunda doğru bilinen yanlışların başında ise dayanıklılık için binaların ağır malzemelerle inşa edilmesi gerektiği geliyor. Aksine can kurtarmanın yolu hafif yapılardan geçiyor. Türk Ytong Genel Müdürü Gökhan Erel 1-7 Mart  Deprem Haftası’nın deprem bilincini artırmak, sağlıklı ve güvenli binaların önemine dikkat çekmek için önemli bir fırsat olduğunun altını çiziyor.

Kentsel Dönüşüm Önemli Bir Fırsat

Türk Ytong Genel Müdürü Gökhan Erel, Türkiye’de yüzde 45’i oturulamaz durumda, 6,5 milyonu acilen yenilenmesi gereken binalar için, kentsel dönüşümün önemli bir fırsat olduğunu vurguluyor.  Kentsel dönüşüm sürecinde en önemli kavram olan yapı güvenliğinin, özellikle ülkemiz için depreme karşı alınması gereken önlemler açısından büyük önemi taşıdığını ifade eden Erel, “depremlerin neden olduğu can kayıplarını incelediğimizde, düzensiz yapılaşmanın ve düşük yapı kalitesinin kötü sonuçlar doğurduğunu görebiliyoruz” dedi. Binaların 50 yılda bir yenilenmesi gerektiğini ifade eden Erel, yenileme sırasında ise binaların depreme dayanıklı olduğu kadar ısı yalıtımlı, çevreye duyarlı ve olabildiğince hafif yapı malzemeleri ile inşa edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Kentsel dönüşüm konusunda bir konunun gözden kaçırıldığını işaret eden Erel, “kentsel dönüşüm çalışmalarında sadece yapılara odaklanıp, kent planlama, arazi, çevresel etki değerlendirmeleri gibi noktaların kapsamlı ele alınmaması, yapılan çalışmaların bütünlüğünü olumsuz etkiliyor” dedi.deprem

Malzeme Hayati Önem Taşıyor

Türk Ytong Genel Müdürü Gökhan Erel, “Hem devlet hem de toplum olarak artık güvenli binalar inşa edilmesi noktasında geçmiş yıllara göre daha titiz davranıyoruz. Devlet yönetmeliklerinin güvenli yapı inşa edilmesini zorunlu kılan uygulamaları sevindirici. Depreme dayanıklı yapılaşmada en hayati rolü ise inşaatta kullanılan malzemenin oynadığı unutmamalıyız. Bu noktada malzemeler hafifliği ile binaların toplam ağırlığının, dolayısıyla depremde maruz kalacağı kuvvetlerin azalmasına yardımcı olmalıdır.

Yangın riski unutulmamalı

Depremlerde yıkım kadar deprem sonrası çıkan yangınlar da can kayıplarına sebep olmaktadır.  Kimi deprem felaketlerinden kurtulan afetzedelerin bu yangınlarda yaşamlarını kaybettiklerini biliyoruz. Bu noktada binalarda yanmaz yapı malzemelerinin kullanılması önem kazanıyor. Bu tip malzemeler ile yapılan duvarların yangına dayanımı, diğer yapı elemanlarından oluşturulan duvarlara nazaran çok daha fazla oluyor. Malzemede dikkat edilmesi gereken bir diğer özellik ise, deprem sonrası çıkacak yangınlarda zehirli gaz açığa çıkarmıyor olmasıdır. Bu özellikler bir araya geldiğinde deprem sonrası can kayıplarının en aza indirilmesi mümkün oluyor.

EKONOMİ AJANDASI

REKLAM ALANI