Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 20°C
Pts 22°C
Sal 24°C
Çar 22°C

Tüketimde tedirginlik

Tüketimde tedirginlik
24 Şubat 2014 07:55
A+
A-

alisveris-hastaligi
Ekonomik ve siyasi gelişmeler tüketime yansıdı. Tüketici, harcamalarını ‘ihtiyatlı şekilde’ azalttı

 Hane Tüketim Endeksi’ne (HTE) göre, ekonomi ve siyasetteki tedirginlik ocak ayı harcamalarına da yansıdı. Ailelerin harcamalarını ihtiyatlı bir şekilde azalttığı ocak ayında hane tüketimi bir önceki aya göre sabit fiyatlarla yüzde 1, cari fiyatlarla yüzde 3 arttı. Enflasyondan arındırıldığında, geçen yılın aynı dönemine göre harcama düzeyi sabit kaldı.

1997 yılından beri yapılan Ipsos HTE’nin son sonuçları, 17 Aralık’ta yolsuzluk ve rüşvet operasyonu ile başlayan olayların ekonomi ve siyaset üzerindeki etkilerini yansıtıyor. Ocak ayı hane harcamalarına ilişkin rakamlar tüketicinin de ‘tedirgin’ ve ‘ihtiyatlı’ bir tutuma geçtiğini ortaya koyuyor. Aralıktaki küçülmenin (hane tüketiminde yüzde 3 daralma) ardından ocak rakamları yeni bir trendi; tüketim talebinin kendini yeni koşullara uyarladığını gösteriyor.

Alışverişten kısma eğiliminin, ocakta etkisini göstermeye başlayan iç politik gerginliklerin, şubat ayında da kredi kartlarına getirilen taksit sınırlandırması ve otomobil alırken yüzde 30 peşinat zorunluluğunun yürürlüğü ile birlikte artarak devam etmesi bekleniyor.

HTE sonuçlarına göre, geçen ay hane tüketimi bir önceki aya göre sabit fiyatlarla yüzde 1, cari fiyatlarla yüzde 3 arttı. Enflasyondan arındırıldığında, geçen yılın aynı dönemine göre harcama düzeyi sabit kalırken, cari fiyatlarla yüzde 8 büyüme gerçekleşti.

Harcama kalemlerindeki değişim

Sabit fiyatlarla hane tüketimi harcaması değişimine bakıldığında, “gıda ve içecek” harcamaları bir önceki aya göre yüzde 1 artarken, Ocak 2013’e göre ise yüzde 2’lik düşüş kaydetti. Bu kalem içerisinde yer alan genel gıda harcamaları ise önceki aya göre yüzde 1 geriledi, Ocak 2013’e göre de sabit kaldı. Önceki aya göre “kişisel bakım” harcamaları yüzde 1, “temizlik” harcamaları yüzde 5 ve “diğer” (ampül, pil v.b) harcamalar da yüzde 10 düşüş kaydetti.

Cari fiyatlarla hane tüketimi harcamalarında ise “gıda ve içecekler” ile “kişisel bakım” harcamalarının önceki ay ve önceki yılın aynı dönemine göre artış kaydettiği görülüyor. Gıda ve içecek harcamaları önceki aya göre yüzde 3, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6, kişisel bakım harcamaları da önceki aya göre yüzde 1 ve önceki yılın aynı ayına göre yüzde 18 arttı. Temizlik (yüzde 3) ve diğer harcamalar (yüzde 8)  önceki aya göre düşüş kaydederken, 2013’ün aynı ayına göre de arttı.

Yılbaşı hariç tüm harcamalarda düşüş

Yılbaşı harcamalarını da kapsayan ocak ayında, 2 ana kalemde sabit fiyatlarla önceki aya göre ciddi büyüme elde edildi. “Gıda ve içecekler” kalemi başlığı altında yer alan et ve işlenmiş et ürünleri yüzde 20, alkollü içecekler ise yüzde 12 artış kaydetti. Atıştırmalık harcamalarında yüzde 2, “kişisel bakım” kategorisindeki kağıt harcamalarında da yüzde 3 artış oldu.

Aileler, diğer bütün gıda ürünlerini ise daha az harcadı. Söz konusu ürünler dışında, “gıda ve içeceklerde” genel gıda, yağ, süt ve süt ürünleri, içecek, alkolsüz içecek ve diğer gıda, “kişisel bakımda” vücut bakım ve saç bakım, “temizlikte” çamaşır-bulaşık yıkama ile ev temizliği harcamalarında yüzde 1 ile 5 arasında değişen oranlarda düşüşler kaydedildi.

Cari fiyatlarla ise önceki aya göre et ve işlenmiş et harcamaları yüzde 22, alkollü içecek harcamaları yüzde 14 ve atıştırmalık harcamaları yüzde 4 arttı. Genel gıda dışında yine “gıda ve içecekler” kalemindeki tüm ürün harcamaları, kağıt hariç tüm “kişisel bakım” harcamaları, “temizlik” harcamaları ve diğer harcamalarda da yüzde 1 ile 8 arasında düşüş yaşandı. Ipsos CEO’su Vural Çakır, “Yılbaşına tüketim artışıyla başladık. Sonra da bütün ay boyunca ihtiyatlı bir şekilde harcamaları azalttık” dedi.

Tekil süpermarketlerin payı yüzde 25’e ulaştı

Hane Tüketim Endeksi (HTE) sonuçlarına göre, indirim süpermarketlerinin payı son bir yılda önemli artış kaydederek yüzde 16’ya ulaştı. Perakendecilerde aylık harcama endeksinde en büyük pay ise tekil süpermarketlere ait.

Tekil süpermarketlerin payı geçen yılın aynı dönemine göre düşse de yüzde 25 oldu. Bu dönemde yerel ve ulusal zincirler ile bakkalar da pay kaybetti.

Endeks, 13 bin hanenin verilerine dayanayor

Ipsos HTE, değişik dönemlerde yapılan artışlarla bugün Türkiye’yi temsil eden 13 bin haneden alınan satın alma verilerine dayanıyor. Bu hanelerden 9 bini düzenli olarak ziyaret edilerekveri toplanıyor. Diğer 4 bini ise barkod  okuyucusu ve web arayüzü kullanarak satın aldıkları ürünlerle ilgili bilgileri gönderiyor. Ipsos merkezine ulaşan veriler, ilgili uzmanlar tarafındanişlenerek aylık HTE oluşturuluyor.

Büyük ambalaj ve pazar alışverişine yönelme var

Vural Çakır, Ocak 2014 HTE sonuçlarını değerlendirirken, Türkiye’de ortalama bir aile bütçesinin yaklaşık yüzde 30’unun konut, yüzde 30’unun da günlük tüketimle ilgili harcamalara gittiğini belirterek, “Günlük tüketim ürünlerinde fiyat esnekliği daha az. Yani her koşulda karnımızı doyurur, evimizi temizler, banyomuzu yaparız. Ama, eğer tedirginsek ve kısa dönem beklentilerimiz iyi değilse satın alma davranışlarımızı değiştiririz” dedi. Alınması zorunlu ancak marka değeri düşük ürünlerde büyük ambalajların, hatta açık ürünlerin etkisinin arttığını, pazar alışverişinin geliştiğini ifade eden Çakır, daha planlı ve hedefli alışveriş yapıldığını, marka değeri daha yüksek ürünlerde ise birim fiyatı düşük olan küçük ambalajlara kayma beklendiğini ve anında fayda öneren promosyon türlerinin etkisinin arttığını kaydetti. Çakır, “Tedirginlik sürer, fiyat artışları ile birlikte aile bütçesi zorunlu olarak yeniden yapılandırılırsa bundan en çok diğer sektörler etkilenecektir. Markalı günlük tüketim ürünlerinde ithal girdi kullanımı yüzde 30 düzeyindedir. Kur bu seviyelerde devam ederse yüzde 5’ten az olmayan bir fiyat artışının ilk 3-4 ayda tüketici fiyatlarına yansıması beklenir. Aile bütçesi buna uyarlandıkça, diğer sektörlerin hayatı zorlaşır. Hazırgiyim, ev eşyası, eğlence gibi günlük hayat kalitesinin sürmesinde daha az zorunlu kabul edilen sektörler bu yılın ilk 6 ayında zorlanacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

tablo1-024.jpg
tablo2-040.jpg
DÜNYA
REKLAM ALANI