Dolar 32,5952
Euro 34,7918
Altın 2.497,68
BİST 9.454,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 21°C
Sal 22°C

Sigorta sahipliği yerinde sayıyor

Sigorta sahipliği yerinde sayıyor
25 Nisan 2012 21:34
A+
A-

Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri (TSRŞB) ilkini 2008 yılında gerçekleştirdiği “Türkiye’de Sigorta Algısı Araştırması”nın ikincisini kamuoyu ile paylaştı. 4 yıllık sürede ülkemizde sigorta sahipliğinin yatay bir seyir izlediği görüldü.

Sigorta konusunda 4 yıllık bir aradan sonra yenilenen “Türkiye’de Sigorta Algısı Araştırması” önemli noktalara ışık tutuyor. Türkiye genelinde 17 ilde 3 bin 7 kişiyle yapılan araştırma sonuçlarına göre ülkemizde özel sigorta sahipliği konusunda gidecek çok yol var.

Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri (TSRŞB) ilkini 2008 yılında gerçekleştirdiği araştırmanın ikincisi TSRŞB Başkanı Mustafa Su, TSRŞB Genel Sekreteri Erhan Tunçay, araştırma raporunu sosyolojik açıdan inceleyen Prof. Dr.Nilüfer Narlı ve aynı raporu ekonomik açıdan inceleyen Prof. Dr. Kerem Alkin’in katılımıyla kamuoyu ile paylaşıldı.

TSRŞB Başkanı Mustafa Su, toplantıda yaptığı konuşmada son dönemlerde sektörün siyasi irade tarafından sahiplenmesinin çok önemli bir gelişme olduğunu ve tasarrufların artırılmasına yönelik arayışta bireysel emeklilik ve sigorta sektörünün gelişimi için konjoktürün çok müsait olduğunu söyledi.

İDE Araştırma’ya yaptırılan araştırma sonuçlarına göre, 3 bin 7 kişi içerisinde sadece yüzde 24’lük bir kısmın özel sigorta sahibi olduğu ve kişi başına ortalama özel sigorta sahipliği sayısı 2.01 olduğu gözlendi. Araştırmaya göre 2008 yılından 2012 yılına sigorta sahipliğinde bir artış olmadı.

Söz konusu araştırma sonuçlarına göre, 2008 yılında yüzde 75 seviyesinde olan hiçbir özel sigortaya sahip olmama sonucunun 2012 yılında yüzde 76’ya çıktığı gözlendi. Ülkemiz sigortacılığının en önemli prim kaynağı olan trafik sigortası ve kaskonun yüzde 15 ve yüzde 10’luk oranlarla en fazla sahip olunan sigorta türleri olması ise dikkat çekti.

Sigorta sahipliğindeki yüzde 1’lik gibi orandaki kaybın esas olarak düşüş olarak adlandırılamayacağını belirten Prof. Dr. Kerem Alkin, 2008 yılındaki nüfus ile bugünkü nüfus arasındaki fark düşünüldüğünde söz konusu yüzde 1’lik kaybı, düşüş değil ama sigortalı sayısının artırılamadığı olarak adlandırılabileceğini söyledi.

Sağlık endişelerde ilk sıraya çıktı

Yüzyüze görüşme tekniği kullanılarak Ocak-Şubat 2012 tarihinde, 16 yaş ve üstü A, B, C1 SES grubuna mensup sigorta sahibi olan ve olmayan kadın ve erkek oranın eşit olarak yapıldığı anket sonuçlarına göre, 2008 yılı araştırmasında gelecekle ilgili endişelerin ilk sırada yer alan ekonomi ilgili endişeler bu ankette yüzde 21 seviyelerinden yüzde 15 gibi bir orana gelerek önemli ölçüde gerilediği gözlendi.

Vatandaşların endişelerinde ilk sıraya ise yüzde 13’lerden yüzde 21’e çıkan sağlık ile ilgili endişeler ve Van depreminin de etkisiyle yüzde 9’lardan yüzde 16’ya tırmanan deprem endişesinin ilk sıralara çıktığı görüldü. Bir önceki ankette yüzde 20 gibi önemli bir oranda yer alan işsizlik endişesinin de son ankette yüzde 17 seviyesine gerilemesi dikkat çeken bir başka konu oldu. Bu durumu ise Prof. Dr. Nilüfer Narlı, 2008 yılında mal ile ilgili endişeler ön planda iken, 2012 yılında can ile ilgili endişelerin öne geçmesi olarak adlandırdı.

Ankette sigorta kelimesinin akla getirdiği ilk kelimeler “Güvence/Teminat/Garanti” olarak öne çıkarken, ikinci sırada “sağlık” kelimesi geldi. Sağlık kelimesinin spontan olarak ifade edilirliği 2008 yılından 2012 yılına artarken, “hasarların karşılanması” ve “deprem” kelimelerinin de 2012 yılında daha çok ifade edildiği gözlendi.

Tüketici şirketleri sorguluyor

Araştırmanın en önemli sonuçlarından biri ise “sigorta ile ilgili düşünceler” bölümünde orta çıktı. Sigorta yaptırma konusunda katılımcıların verdiği cevapların birçoğu yüzde 50’nin üzerinde pay aldı. 2008 yılında yüzde 91 seviyesinde çıkan sigortanın “öncelikli bir ihtiyaç” olduğu sonucu, 2012’de yüzde 88, 2008 yılında yüzde 87 seviyesinde olan “akıllıca bir davranış” sonucu yüzde 89, 2008’de yüzde 80 seviyesinde olan “benim ve sevdiklerimin geleceğini garantiler” sonucu yüzde 81 seviyesinde önemli bir farklılık gözetmezken, “çöğdaşlık göstergesidir” sonucu yüzde 592dan yüzde 52’ye, “zenginlik simgesidir” sonucu da yüzde 27’den yüzde 26’ya geriledi.

 

Söz konusu bölümde katılımcılara sigorta şirketlerine yönelik sorulara verilen cevapların hepsi yüzde 50’nin altında yer alarak önemli bir soruyu ortaya çıkardı. Katılımcılara sorulan sorularda “kara gününde tüketicinin yanında olurlar”, “sigorta şirketlerine güvenirim”, “tüketicilerin çıkarlarını gözeterek hareket eder” ve “sigortalının uğradığı zararları tam olarak karşılar” gibi sonuçların hepsi yüzde 50’nin altında yer alarak vatandaşların sigorta algısının yüksek fakat sigorta şirketlerine yönelik görüşlerinde bir güven sorunu olduğu gibi bir sonuç ortaya çıkarken, bu sorunun geride kalan dört yılda da fazla bir değişikliğe uğramadığı gözlendi.

Tüketici düşük prim istiyor

Ankette “Neler sağlanırsa sigorta yaptırma düşünülür” yönlü bir soruya katılımcıların bir önceki ankette yüzde 64 gibi bir oranda verdiği maddi durumun düzelmesi cevabı, son ankette yüzde 58 seviyesine gerilerken, 2008 yılında primlerin daha düşük olması durumu ise yüzde 30 seviyelerindeyken, bugün yüzde 41 gibi bir rakama çıkarak sektörde yaşanan fiyat odaklı rekabetin bir süre daha sürmesini destekleyecek bir sonuca ulaşıyor.

Acente kanalı satışta tartışmasız lider

Ankette sigortanın satın alındığı kanal incelendiğinde ise katılımcıların yüzde 66’sı sigorta acentesinden sigorta satın alırken, bu oranın 2008 yılından 2012 yılına 7 puan arttığı gözlendi.  İkinci sırada yüzde 26 ile banka şubesi gelirken bu kanaldaki sigorta yaptıranların oranı da 3 puan arttı.  Şirketin kendisinden sigorta yaptırma oranı yüzde 7 olurken, bu oranın Adana’da yüzde 21 gibi bir rakama ulaşması ise dikkat çekti. Sigorta acentesinden sigorta satın alma oranı da Doğu/Güneydoğu bölgesinde diğer illere göre daha yüksek olduğu gözlendi.

Bilinirlik ve memnuniyet yüksek

Araştırmanın bilinirlik kısmında ana branşlar ve bireysel emekliliğin bilinirliğinin çok yüksek olması sektör açısından sevindirici bir taraf olarak dikkat çekti. BES, kasko, hayat, konut, zorunlu deprem, özel sağlık, trafik, işyeri ve ferdi kaza gibi sigorta branşlarının bilinirliği yüzde 75 ile yüzde 92 gibi bir oran aralığında yüksek bilinirliğe sahip olurken, tarım, eğitim,  seyahat sağlık ve sorumluluk sigortalarının bilinirliğinde  yüzde 49 ile yüzde 26 arasında bir bilinirlik olması daha gidilecek yol olduğunu gösterdi.

2008 yılından 2012 yılına sigorta sahiplerinin, sigorta poliçelerinden memnuniyetleri ise (yüzdelik seviyede)  8 puan arttı ve yüzde 90’a çıktı. Ortalama memnuniyet 5 üzerinden 4.03 oldu. 2008 yılında 5 üzerinden 3.93 seviyesindeydi. Sahip olunan tüm poliçeler bazında memnun olunmayan 47 poliçe mevcut olurken, bunların yüzde 45’i Marmara Bölgesinden (Tekirdağ ve İstanbul’dan), yüzde 25’i Güneydoğu Anadolu Bölgesinden (Malatya ve Gaziantep’den) geldi.

REKLAM ALANI