Madenciye kötü haber

Soma’daki facia sonrasında madencilerin çalışma saatinin “brüt 6 saate” düşürme hedefinden geri adım atıldı. Maden işletmecileri “çalışma süresi net 4 saate iner, batarız” deyince “çalışma süresi 6 saati geçemez” diye değiştirildi.

Soma’da 301 işçinin ölümünün ardından gündeme gelen madenciler için çalışma süresi sınırlamasında geri adım atıldı. Maden işletmecilerinin çalışma süresinin günlük brüt 6 saate indirilmesinin “net çalışma süresi 4 saate iner, vardiya sayısı da 3’ten 6’ya çıkar, iflas ederiz” itirazları üzerine tek maddelik bir düzenleme ile madencilerin günlük çalışma süresi artırıldı. Düzenlemeye CHP’li vekiller itiraz etti.

Madencilerle ilgili çalışma süresinin de yer aldığı tasarının Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri sırasında, konuya ilişkin AK Partili vekillerin verdiği önergeler uzun tartışmalara neden oldu. Tasarının meclise sevk edilen şeklinde, yeraltı çalışanlarında günlük çalışma süresinin 6 saati, haftalık da 36 saati geçemeyeceği öngörülüyordu. Verilen önergelerle ise bu durum “Yeraltındaki çalışma süresi 6 saati geçemez” olarak revize edildi.

Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve Ak Parti Manisa Milletvekili Recai Berber değişikliğin gerekçesini “Brüt 6 saatlik çalışmada, yeraltına inme çıkmalar, vardiya değişimleri de çalışma süresine dahil oluyor. Bu da madenlerdeki vardiya sayısını 3’ten 6’ya çıkarıyor” dedi. CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli ise düzenlemeyi “İyileştirme diye başlayan bir sürecin sonunda hiçbir değişiklik olmayan bir noktaya geldik” diyerek eleştirdi.

Ayaydın: Kara torba

Torba yasayı eleştiren CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, madencilere kısıtlı bazı olanaklar tanıyan torba yasa ile taşeron sisteminin kurumsallaştıracak adımlar atıldığını vurguladı. Ayaydın, önceki gün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı konuşmada “Bu ‘torba yasa’ gerçekten bir başka! Zira bu torba kara, kapkara bir torba” dedi. Yasanın kamuoyuna “Soma tasarısı” olarak yansıdığına dikkat çeken Ayaydın, şöyle konuştu: “Muhalefete kulak verilmiyor, Devlet Denetleme Kurulu raporlarının gereği yapılmıyor ve iş kazaları sıradanlaşıp iş cinayetlerine dönüşüyor. Daha da vahimi, bu tasarıdan anlıyoruz ki, Ak Parti iktidarı kimseyi dinlememeye, kendi bildiğini yapmaya devam ediyor. Evet, tasarı ile Soma’da yaşanan kayıp ve acılara, yaraları sarmaya yönelik bazı adımlar atılıyor, madencilik alanında bazı düzenlemeler yapılıyor. Bunları yapalım, geç bile kalındı ama diğer taraftan taşeron sisteminden vazgeçilmiyor. Düzenlemelerle, taşeronluğu kurumsallaştıracak adımlar atılıyor. Yani sömürü sisteminin devamını, birkaç rötuş ve değişiklikle devamı söz konusu. Bunu neden ve hangi vicdan kabul eder bilemiyorum.”

AF, GEÇİCİ BİR RAHATLAMA YARATIR

Torba yasayla getirilen vergi affını da eleştiren Aydın Ayaydın, “Tabii, bir diğer husus da Ak Parti’nin daha önce de defalarca getirdiği bu borç yapılandırmasının şu an için, seçim arifesinde gerekçesinin ne olduğu. Türkiye ekonomisi ışıl ışıl parlıyor, üretim ihracat sürekli artıyor, kayıtdışına göz açtırılmıyor. İyi de, her şey yolunda ise bu aflara neden gerek duyuluyor? Vatandaşta, ancak geçici bir rahatlama sağlarsınız hem de devlete borcunu zamanında ödeyene haksızlık ederek.”

EKONOMİ AJANDASI