Dolar 32,5450
Euro 34,7490
Altın 2.488,22
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 15°C
Az Bulutlu
İstanbul
15°C
Az Bulutlu
Cum 14°C
Cts 19°C
Paz 21°C
Pts 19°C

Konkordato uygulaması ve muhtemel sonuçlarının işletmelere etkisi

Konkordato uygulaması ve muhtemel sonuçlarının işletmelere etkisi
16 Şubat 2019 12:59 | Son Güncellenme: 16 Şubat 2019 13:02
A+
A-

 

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda (İİK), 7101 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrasında “iflasın ertelenmesi” uygulamasına son verilerek yerine Konkordato uygulaması hayata geçirilmiştir. Aslında Konkordato uygulaması önceden beri var olan bir müessese olmasına rağmen 7101 sayılı Kanun kapsamında yapılan değişiklikler ile daha kolay ve uygulanabilir hale getirilmiştir.

15.03.2018 tarih ve 30361 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren söz konusu düzenleme ile, sermaye şirketleri ve kooperatiflerin (yazımızın ileriki bölümlerinde ayrı ayrı veya birlikte “borçlular” olarak anılacaktır), borçlarının bir plan dahilinde ve alacaklılarla uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması, bu sayede muhtemel bir iflastan kurtarılması amaçlanmaktadır.

Bu yazımızda, İcra ve İflas Kanunu’nun 285 ila 309’uncu maddeleri arasında yer verilen Konkordato uygulamasına ilişkin olarak, borçlu firmalara sağladığı imkanlar, konkordato türleri, başvuru ve uygulama süreci, geçici mühlet, kesin mühlet ile borçlu firma ve alacaklılar açısından doğuracağı sonuçlar hakkında bilgi verilmeye çalışılacaktır.

Konkordato uygulamasının borçlu firmalara sağladığı imkanlar nelerdir?

Konkordato uygulaması borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan borçlular için, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilme veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için zaman kazanma imkânı vermektedir.

Bu sayede borçlular, alacaklıları ile anlaşmak ve bu anlaşmanın mahkeme tarafından onaylanması suretiyle borçlarını belli bir vade ve/veya tutar üzerinden ödeyebilme imkânı bulabilmektedir.

Konkordato talebinin onaylanması ile birlikte borçlu aleyhine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamamakta ve evvelce başlamış takipler durmaktadır. Ayrıca ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanmamakta, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlememektedir.

Ancak aşağıda yer alan imtiyazlı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilecektir. Bu alacaklar;

  • İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları,
  • İşverenlerin, işçiler için yardım sandıkları veya sair yardım teşkilatı kurulması veya bunların yaşatılması maksadıyla meydana gelmiş ve tüzel kişilik kazanmış bulunan tesislere veya derneklere olan borçları,
  • İflâsın açılmasından önceki son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve nakden ifası gereken aile hukukundan doğan her türlü nafaka alacakları.

Konkordato türleri nelerdir?

İcra ve İflas Kanunu’na göre konkordato türleri, Adi Konkordato, İflastan Sonra Konkordato ve Mal Varlığının Terki Suretiyle Konkordato olmak üzere üç şekilde uygulanmaktadır.

Adi konkordato; iflas önleyici konkordato olarak da adlandırılan bu konkordato türünde borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilme veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep edebilmektedir. Uygulamada en çok başvurulan konkordato türüdür.          

İflastan sonra konkordato; iflâsına hükmedilmiş olan bir borçlunun konkordato talep etmesi veya bu borçlunun alacaklılarından birinin konkordato işlemlerinin başlatılmasını istemesi halinde, iflâs idaresi, görüşüyle beraber müzakere edilmek üzere alacaklılara bu talebi bildirir. Konkordato talebinin alacaklılar tarafından kabul edildiği toplantının yapıldığı tarihten, konkordatonun mahkemece tasdik edildiği tarihe kadar geçen sürede müflisin mallarının paraya çevrilmesi azami 6 ay süreyle durur.

Mal varlığının terki suretiyle konkordato; Malvarlığının terki suretiyle konkordato ile alacaklılara, borçlunun malvarlığı üzerinde tasarruf etme veya bu malların tamamını ya da bir kısmını üçüncü kişiye devretme yetkisi verilmektedir. Bu konkordato uygulamasında alacaklılar haklarını konkordato tasfiye memurları ve alacaklılar kurulu aracılığıyla kullanırlar.

Uygulamada en çok başvurulan konkordato türü olması nedeniyle yazımızın bundan sonraki bölümlerinde adi konkordato türüne ilişkin süreçler hakkında açıklamalara yer verilmiştir.

Konkordato başvurusu kimler tarafından nereye yapılmalıdır?

Konkordato talebi borçlular tarafından yapılabileceği gibi alacaklılar tarafından da yapılabilmektedir. Bu doğrultuda iflâs talebinde bulunabilecek her alacaklı, gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebilir. Konkordato talebi asliye ticaret mahkemesine yapılmaktadır.

Yetkili ve görevli mahkeme;

  • İflâsa tabi olan borçlular (tacirler) için, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesidir. Merkezleri yurt dışında bulunan ticari işletmeler hakkında yetkili merci, Türkiye’deki şubenin bulunduğu, birden fazla şubenin bulunması halinde merkez şubenin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesidir.
  • İflâsa tabi olmayan borçlular (tacir olmayan gerçek kişiler) için yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesidir[1].

Konkordato talebine eklenecek belgeler nelerdir?

Konkordato talebinde bulunan borçluların, aşağıdaki belgeleri konkordato talebine eklemesi gerekmektedir.

  • Konkordato ön projesi; bu proje, borçlunun borçlarını hangi oranda veya vadede ödeyeceğini, bu kapsamda alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacaklarını, ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarını satıp satmayacağını, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli malî kaynağın ne şekilde sağlanacağına ilişkin bilgileri içermelidir.
  • Borçlunun malvarlığının durumunu gösterir belgeler; bilanço, gelir tablosu, nakit akım tablosu, hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanan ara bilançolar, ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri ile elektronik ortamda oluşturulan defterlere ilişkin e-defter berat bilgileri, borçlunun malî durumunu açıklayıcı diğer bilgi ve belgeler, maddi ve maddi olmayan duran varlıklara ait olup defter değerlerini içeren listeler, tüm alacak ve borçları vadeleri ile birlikte gösteren liste ve belgeler.
  • Alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren liste.
  • Alacaklılara yapılacak ödemelere ait karşılaştırmalı tablo; bu tabloda, konkordato ön projesinde yer alan teklife göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktar karşılaştırmalı olarak gösterilecektir.
  • Yetkili bağımsız denetim kuruluşu tarafından hazırlanan finansal analiz raporları; bu raporlar konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu gösteren verileri ve bunlara ilişkin dayanakları içermelidir.

Konkordato talebi ekinde sunulan malî tabloların tarihi, başvuru tarihinden en fazla kırk beş gün öncesine ait olabilecektir.

Başvuru sonrası konkordato sürecinin işleyişi ne şekilde gerçekleşir?

Konkordato talebi üzerine mahkeme, başvuru için gerekli belgeleri inceledikten sonra geçici mühlet kararı vererek borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü tedbirleri alır ve sürecin takibi amacıyla geçici konkordato komiseri atar. Alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak gerektiğinde üç komiser de görevlendirilebilir.

Geçici mühlet süresi üç ay olup bu süre borçlunun veya geçici komiserin talebi üzerine azami 2 ay daha uzatılabilir. Geçici mühlet kararı mahkeme tarafından, ticaret sicili gazetesinde ve Basın-İlan Kurumu’nun resmî ilân portalında ilân olunur ve tapu, ticaret sicili, vergi dairesi, gümrük müdürlükleri ile Türkiye Bankalar Birliği, Sermaye Piyasası Kurulu, sanayi ve ticaret odaları, borsalar, vb. resmi kurumlara bildirilir.

Alacaklılar, ilândan itibaren yedi günlük kesin süre içinde dilekçeyle itiraz ederek konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir hâl bulunmadığını delilleriyle birlikte ileri sürebilir ve mahkemeden konkordato talebinin reddini isteyebilirler.

Mahkeme, borçluyu ve varsa konkordato talep eden alacaklıyı duruşmaya davet ederek, geçici komiser raporu ve gerekirse geçici komiser beyanları doğrultusunda değerlendirmesini yapar ve kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet süresi içinde verir. Mahkeme yapacağı değerlendirmede, itiraz eden alacaklıların dilekçelerinde ileri sürdükleri itiraz sebeplerini de dikkate alır.

Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması hâlinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verilir. Bu süre zarfında geçici komiserler görevine devam eder. Mahkeme tarafından gerekirse alacaklılar kurulu oluşturulabilir. Alacaklılar kurulu, komiserin faaliyetlerine nezaret eder, komisere tavsiyelerde bulunabilir ve kanunun öngördüğü hâllerde mahkemeye görüş bildirir. Alacaklılar kurulu komiserin faaliyetlerini yeterli bulmazsa, mahkemeden komiserin değiştirilmesini gerekçeli bir raporla isteyebilir.

Konkordato talebi ile amaçlanan iyileşmenin, kesin mühletin sona ermesinden önce gerçekleştiğinin komiserin yazılı raporuyla mahkemeye bildirilmesi üzerine mahkemece resen, kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine karar verilebilir.

Kesin mühletin verilmesinden sonra;

  • Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılmasının gerekli olması,
  • Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması,
  • Borçlunun, konkordato hükümlerine aykırı davranması veya komiserin talimatlarına uymaması,
  • Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatifin, konkordato talebinden feragat etmesi

halinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verebilir.

Alacaklılar, komiser tarafından yapılacak ilânla, ilân tarihinden itibaren on beş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet olunur. Komiser, borçluyu iddia olunan alacaklar hakkında açıklamada bulunmaya davet eder. Komiser, alacakların gerçek olup olmadığı hakkında borçlunun defterleri ve belgeleri üzerinde gerekli incelemeleri yapar ve sonuçları raporda belirtir.

Konkordato projesinin hazırlanması, alacakların bildirilmesi ve bunlarla ilgili incelenmeler tamamlandıktan sonra yapılacak ilânla alacaklılar, konkordato projesini müzakere etmek üzere toplantıya davet edilir. Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir. Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur.

Konkordato projesi;

  • Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
  • Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini

aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır. Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilecektir. Mahkeme, komiser raporu ve gerekli diğer belgeler üzerinde incelemelerini yaparak kesin mühlet süresi içerisinde konkordatonun tasdik edilip edilmemesine ilişkin kararını verir. Mahkeme kesin mühlet süresi içerisinde karar veremez ise mühlet süresini azami 6 ay daha uzatabilir.

Konkordato süreç şeması:

Konkordatonun tasdiki için gerekli şartlar nelerdir?

  • Konkordato projesinin mahkeme tarafından tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır;
  • Teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması.
  • Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması.
  • Konkordato projesinin kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
  • İmtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması.
  • Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.

Konkordato kararının tasdik edilip edilmemesinin alacaklı ve borçlu firma açısından sonuçları nelerdir?

Konkordatonun tasdiki kararında alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun borçlarını hangi takvim çerçevesinde ödeyeceği belirtilir. Kararda, tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için bir kayyum tayin edilebilir. Bu takdirde kayyum, borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir tasdik kararını veren mahkemeye rapor verir. Alacaklılar bu raporu inceleyebilirler. Tasdik kararı mahkemece ilân olunur ve ilgili yerlere bildirilir.

Konkordato tasdik edilmezse mahkeme konkordato talebinin reddine karar verir ve bu karar ilân edilerek ilgili yerlere bildirilir. Borçlunun tacir olması ve doğrudan doğruya iflâs sebeplerinden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme, borçlunun iflâsına resen karar verir.

Onaylanan konkordato projesi kapsamında tahsilinden vazgeçilen alacaklar, Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre alacaklı firmalar tarafından değersiz alacak olarak kayda alınabilir ancak tahsilinden vaz geçilmeyen tutarlar için şüpheli ticari alacak karşılığı ayrılamayacaktır.

Konkordato talebi esnasında ödenecek ücretler nelerdir?

Konkordato talebinde bulunanların, “Konkordato Gider Avansı” olarak aşağıdaki tutarları ödemesi gerekmektedir.

Tebligat gideri : Konkordato talep edilirken bildirilen alacaklı sayısının üç katı tutarında
Ticaret Sicili Gazetesi ilan bedeli

(7 adet ilan bedelinin asgari tutarı)

: 550,00 TL
Basın-İlan Kurumu resmi ilan portalı ilan bedeli : Resmi İlan Fiyat Tarifesi’nde belirlenen yedi adet ilan bedelinin asgari tutarı,
İlgili kurum ve kuruluşlara yapılacak bildirimlere ilişkin posta ücreti : 50 adet iadeli taahhütlü posta ücreti
Bilirkişi ücreti : Bir bilirkişi için Bilirkişi Ücret Tarifesi’nde belirlenen ücretin üç katı tutarı
Konkordato komiseri ücreti : Asgari 1.000,00 Türk Lirası üzerinden hesaplanan beş aylık ücret tutarı,
Diğer iş ve işlemlere ait giderler : 300,00 TL
İflas gideri (iflasa tabi olanlar için) : 15.000,00 TL

Tarifeye göre yatırılmış gider avansının yeterli olmadığı yargılama sırasında anlaşılır ise eksik kalan kısmın tamamlanması gerekecektir. Ayrıca yukarıda yer verilen ücretlere ilave olarak konkordato ön projesinin ve finansal analiz raporlarının hazırlanması konusunda hukuk müşavirleri ve bağımsız denetim firmalarından alınacak hizmetlere ilişkin bedellerinde dikkate alınması gerekecektir.Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra talep edilmesi halinde iade alınabilecektir.

Konkordato uygulamasına ilişkin İİK’da yapılmakta olan yeni düzenlemeler;

 Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen ancak yazımızın hazırlandığı tarih itibari ile henüz yayınlanmamış olan 7155 sayılı “Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun” kapsamında 2004 sayılı İİK’nun konkordatoya ilişkin hükümlerinde yeni düzenlemeler yapılmıştır.

Bu kapsamda, konkordato talebine eklenecek belgeler arasındaki finansal analiz raporu, güvence veren denetim raporu olarak değiştirilerek bu raporu hazırlayacak bağımsız denetim kuruluşları ile raporun standardı konusunda uygulamada yaşanan sorunları çözecek mahiyette düzenlemeler yapılmıştır. Yine uygulamada konkordato komiserinin görevlendirilme metodundan kaynaklı sorunların çözümü amacıyla ilgili maddelerde değişiklik yapılmıştır.

Bu doğrultuda konkordato konusunda bir işlem başlatmadan önce yapılan son değişikliklerinde dikkate alınmasında yarar vardır.

Mustafa Yalçın- Partner, Vergi Hizmetleri

Grant Thornton Türkiye

REKLAM ALANI