Dolar 32,3583
Euro 34,9921
Altın 2.326,20
BİST 9.112,33
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 18°C

IMF: Türkiye ekonomisini sermaye tehdit ediyor

IMF: Türkiye ekonomisini sermaye tehdit ediyor
08 Ekim 2014 09:27
A+
A-

imf_650_4IMF tarafından yayımlanan raporda, “GSYH’nin yüzde 25’ini aşan brüt dış finansman ihtiyacının” ülkeyi uluslararası sermaye akımlarına bağlı risklere maruz bıraktığı ifade edilirken, dış finansman ihtiyacının azaltılması için birincil önceliğin iç tasarrufların artırılmasına olduğu kaydedildi. IMF’nin değerlendirmesinde, “Yetkililerin birincil önceliği özel ve kamu tasarruflarının artırılması olmalıdır. Daha yüksek bir faiz dışı fazla verilmesi elzemdir” denildi. Üye ülkelerin ekonomik durumunun gözden geçirildiği madde 4 değerlendirmeleri çerçevesinde Türkiye’yi ziyaret eden IMF heyetinin hazırladığı raporda, iç tasarrufların bulunduğu düzeyin Türkiye’nin arzu ettiği büyüme oranlarını yakalamasını zorlaştırdığı da belirtilerek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Mevcut politikalar ve ulusal tasarruf oranıyla, ekonomik büyümenin yavaşlaması ve orta vadede yüzde 3,5 seviyelerinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Düşük büyüme oranı muhtemelen enflasyonu ve cari açıktaki bozulmayı da frenleyecektir. Ancak bu aynı zamanda, Türkiye’deki gelir seviyesinin gelişmiş ekonomilerdeki seviyeleri yakalamasını yavaşlatacak ve ülkenin orta gelir tuzağında kalmasına neden olacaktır.” Düşük iç tasarrufların yanı sıra “yüksek enflasyon ve dış açığın” Türkiye’nin ekonomik büyüme potansiyelini aşağı çektiğini belirten IMF, söz konusu unsurlara “özenle kurgulanmış makroekonomik politikaların yanı sıra yapısal reformlarla cevap verilmesi” gerektiğini belirtti.

DAHA SIKI MALİ DURUŞ PARA POLİTİKASINDAKİ BASKIYI AZALTIR

Devletin faiz dışı cari harcamalarının ekonomik büyümeden daha hızlı arttığına ve mali olarak “son derece genişlemeci” olduğunu dikkat çekilen raporda, “Daha sıkı bir mali duruş dış dengesizliklerin azaltılmasına katkıda bulunacağı gibi para politikası üzerindeki baskıyı da hafifletecektir” denildi. IMF daha sıkı bir mali duruş için önden yüklemeli olarak faiz dışı fazlanın GSYH’ya oranının 2017’ye kadar yüzde 2’ye yükseltilmesi tavsiyesinde bulundu. Merkez Bankası’nın belirlediği para politikasının yüzde 5 olan enflasyon hedefi ile uyumlu olmadığını belirten IMF, “Para politikası hedefe odaklanmak ve beklentileri çıpalamak için pozitif reel faiz oranını sürdürmelidir” denildi.

BANKACILIĞIN GÜCÜ KORUNMALI, YAPISAL REFORMLARA ODAKLANILMALI

IMF bankacılık sektörünün gücünü muhafaza etmesi gerektiğini belirterek, sektöre yönelik gözetim standartlarının ve eşit rekabet şartlarının sürdürülmesinin altını çizerken, yetkililerin kur riskini kontrol altına alacak ek makro ihtiyati araçları dikkate almasını tavsiye etti. Değerlendirmede ekonomi üzerindeki döviz kuru riskinin azaltılması için “Bankaların yabancı para cinsinden borçlanmayı kısmalarını ve şirketlerin yabancı para cinsinden borçlanmayı azaltmalarını teşvik edecek” ek tedbirlerin göz önünde bulundurulabileceği ifade edildi. İzlenen ve tavsiye edilen makroekonomik politikaların yeniden dengelenmeyi ancak kısa vadede destekleyeceğini belirterek, uzun vadeli yapısal dönüşüme dikkat çeken IMF, “Ancak daha güçlü bir orta vadeli büyüme, Türkiye’nin ekonomik potansiyelini arttırmayı hedefleyen yapısal reformların ilerletilmesine bağlıdır. Öncelik, özel tasarrufların artırılmasını ve enerji bağımlılığının azaltılmasını teşvik edecek politikaların uygulanması olmalıdır” dedi.

EKONOMİ AJANDASI

REKLAM ALANI