Taahhütlerimiz sorgulanıyor

ABD’nin en yüksek kota ve oy hakkına sahip olması nedeniyle, IMF’nin işleyişinde önemli role sahip olduğunu anımsatan Lew, “IMF’nin kota ve yönetim reformlarını onaylamak konusunda devam eden başarısızlığımız, aralarında müttefiklerimizin de bulunduğu birçok ülkenin IMF ve diğer uluslararası kuruluşlara yönelik taahhütlerimizin sorgulanmasına yol açıyor. Uluslararası güvenilirliğimiz ve gücümüz tehdit ediliyor” ifadelerini kullandı. Lew, gelişmekte olan ülkelerin küresel ekonomideki etkisinin arttığını vurgularken, bu ülkelerin IMF gibi uluslararası kuruluşlarda sahip olduğu rolün ekonomilerindeki büyümeye paralel olarak artırılmaması durumunda, buna olanak sağlayan yeni kurumların kurulacağını öne sürdü. Bu tür gelişmelerin ABD’nin küresel ekonomideki liderliğine zarar vereceğini belirten Lew, “IMF’nin reformları, yükselen ekonomileri, ABD’nin kurulmasına katkıda bulunduğu ve liderliğini sürdürdüğü uluslararası sistemde kalmaya ikna etmeye yardımcı olacak” dedi.

Reformlar ABD’nin yükümlülüğünü artırmayacak

Lew, sunumunun ardından Kongre üyelerinin sorularını da yanıtladı. Söz konusu reformların, ABD’nin mevcut finansal yükümlülüklerini artırmayacağını bildiren Lew, değişikliğin sadece kaynakların kompozisyonuna yönelik olacağını ifade etti. Lew, sözlerini “Kritik reformlara yönelik düzenlemeleri de içeren bütçe talebimizin en kısa zamanda ve güvenli bir şekilde kabul edilmesini sağlamak için Kongre’yle iş birliği yapmaya hazırız” diyerek tamamladı. IMF’nin 2010 yılında önerilen ancak henüz hayata geçirilemeyen kota ve yönetim reformunun önündeki en büyük engel ABD Kongresi. Reformların geçerlilik kazanmasını sağlayacak onayı iki yılı aşkın süredir engelleyen Kongre üyeleri, reformların ABD’nin yükümlülüklerini artırırken, etkisini kısıtlayacağı gerekçesiyle karşı çıkıyor.

IMF reformları Türkiye’nin oy gücünü artıracak

Önerilen reformlar, içlerinde Türkiye’nin de yer aldığı yükselen piyasa ekonomilerinin IMF’deki kota payı ve oy gücünün artırılmasını öngörüyor. ABD Kongresi’nin onaylaması halinde yürürlüğe girecek reformlara göre, Türkiye’nin kota payı yüzde 0,61’den yüzde 0,95’e çıkacak. Böylece, Türkiye IMF’ye üye olan 188 ülke içinde ilk 20 ülke arasına girecek. Türkiye, şu anda bu açıdan 32. ülke konumunda bulunuyor.