Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 13°C
Yağmurlu
İstanbul
13°C
Yağmurlu
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 21°C
Sal 23°C

EKMEK ASLANIN AĞZINDA

EKMEK ASLANIN AĞZINDA
08 Ekim 2017 15:16
A+
A-

Koç Üniversitesi Yayınları (KÜY) Tarih ve Ekonomi kategorisinde Ekmek Aslanın Ağzında adlı kitabı yayımladı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü profesörü Suraiya Faroqhi’nin derlediği kitap, Ayşen Gür tarafından Türkçeye çevrildi. Ekmek Aslanın Ağzında, Osmanlı tarih çalışmalarında uzun süre ihmal edilmiş bir alana, Osmanlı coğrafyasında el emeğiyle üretim yapmış ve hayat mücadelesi vermiş “zanaatkâr”ların hayatlarına odaklanan araştırmalardan oluşuyor.

Koç Üniversitesi Yayınları (KÜY) tarafından Tarih ve Ekonomi kategorisinde yayımlanan Ekmek Aslanın Ağzında adlı kitap raflardaki yerini aldı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü profesörü Suraiya Faroqhi’nin derlediği kitap, Osmanlı tarih çalışmalarında uzun süre ihmal edilmiş bir alana işaret ederek Osmanlı coğrafyasında el emeğiyle üretim yapmış ve hayat mücadelesi vermiş “zanaatkâr”ların hayatlarına odaklanıyor.

Ekmek Aslanın Ağzında, yaygın önkabul ve varsayımları sarsan arşiv bulguları ve yeni, şaşırtıcı sorularla dolu bir çalışma niteliği taşıyor.

İktisat tarihinin coğrafi bilgi sistemi gibi yeni araştırma yöntemleriyle, sosyal tarih ve arkeolojiyle yaratıcı şekillerde birleştirildiği makalelerde, İstanbul’dan Şam’a, Kahire’den Kütahya’ya kadar Osmanlı şehirlerinin sokak ve çarşılarında yüzyıllarca faaliyet göstermiş terzihane ve hamamlarda, marangozhane ve kahvehanelerde, fırın ve değirmenlerde, ayakkabıcı, berber, bıçakçı, demirci, mumcu, sahaf, kasap, kürkçü ve attâr dükkânlarında gündelik hayatın neye benzediğini, esnafı birbirine ve devlete karşı koruyan idari-ahlaki-manevi örgütlenmenin, yani “lonca” sisteminin nasıl işlediğini, nasıl bir dönüşüm geçirdiğini ve sonunda nasıl çözülüp yok olduğunu aktarıyor.

REKLAM ALANI