Dolar 32,8036
Euro 34,7732
Altın 2.506,80
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

Artık yeni hayat tarzımız dengesiz düzen

Artık yeni hayat tarzımız dengesiz düzen
23 Mart 2016 19:20
A+
A-

Michael

Şirketler stabil bir pazar aramak için suların durulmasını beklemiyor

Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyada şirketler, ortamın sakinleşmesini beklemeden dengesizlik içinde dengelerini kurmanın yollarını arıyor. Rekabetçi avantaj kaybı yaşamamak için önlerini net olarak göremeseler de hareket halindeler. Stabil bir pazar aramak ve her şeyin durulmasını beklemek son dönemde mümkün değil. Duran şirket, geriliyor demektir. Bu yüzden artık şirketler belirsizlik içinde dahi hedeflerinde ilerlemeye çalışıyor. Dengesiz düzen artık yeni hayat tarzımız oldu. Uluslararası işe alım ve danışmanlık şirketi Michael Page’in Güney Avrupa ve Türkiye’den sorumlu Direktörü Nicolas Buisson değişen dünya düzeni ve bu düzende şirketlerin izlediği politikaları değerlendirirken bu ifadeleri kullanıyor. Global pazarın durumunu da değerlendiren direktör, iş dünyasında bu yıl stabil bir pozitifliğin söz konusu olduğunu da belirtiyor.

Yeni dünya düzeninde şirketlerin işe alım yöntemleri değişime uğruyor

Buisson’un iş dünyası ile ilgili diğer yorumları ise şöyle; Türkiye’de çok fazla aile şirketi ve KOBİ bulunuyor. Bu tür şirketler de genelde işe alım ve danışmanlık şirketleri ile çalışmayı sadece masraf olarak görüyor. Fakat gözden kaçırdıkları bir şey var. Uygun eleman temini efektif bir şekilde uzman elinde yapıldığında o masraf olarak görülen şey bir anda yatırıma dönüşüyor ve şirkete kazanç sağlamaya başlıyor. Kalifiye elemanlar da, adı duyulmamış KOBİ’lerle çalışmaya çekiniyor ve güven sorunu yaşayabiliyor. Fakat arada işe alım firmaları olduğunda o tür şirketler için garantörlük sağlıyor. Bu yolla KOBİ’ler de kalifiye elemanları kolaylıkla takımlarına dahil etme şansı kazanıyor.

Türkiye’de işe alım şirketleri ile çalışma kültürü yavaş yaygınlaşıyor. Pazarda büyük bir potansiyel var fakat işe alım ve danışmanlık şirketlerinin bu potansiyelden büyük bir pay aldığı söylenemez. Son verilere göre İngiltere’de şirketlerin %80’i işe alımları şirketler aracılığı ile gerçekleştirirken Türkiye’de durum %15 civarında. Dubai ve Singapur gibi merkezlerde, işe alımların neredeyse tamamı profesyonel ellere teslim edilmiş durumda. Yıllar içinde Türkiye’de Kobiler ve lokal şirketler, işe alım şirketleri ile çalışmanın efektif yönlerini keşfedecekler.

Finans ve Veri Uzmanları ile Satış Profesyonelleri Revaçta

Son dönemde şirketlerin en çok talep ettiği pozisyonlarda; finans uzmanları, data analistleri ve satış temsilcileri başı çekiyor. Finans uzmanları her daim ihtiyaç duyulan çalışanlardan ancak kriz ortamında şirketlerin en aranan çalışanı oluyor. Yeni neslin vazgeçilmezi olan data analistlerine duyulan ihtiyaç da hızla artıyor. Çünkü iş dünyasının elindeki veri tabanı hızla büyüyor. Pek çok bilgiye ulaşmak artık çok kolay. Fakat bu verileri işleyip, kullanılabilir bilgi haline getirebilecek uzmanlara ihtiyaç da aynı oranda artıyor. Şirketlerin satış profesyonelleri arayışı da üst sıralarda yer alıyor. Günümüzde internetten ürün satışının popüler olmasına rağmen, tüketicilerin büyük çoğunluğu hala ikna edilmek ve bir ürünü satın alırken bir kişiye yüz yüze görüşerek güvenmek istiyorlar.

Nicolas Buisson iş dünyasındaki değişimle ilgili saptamalarını “Değişen dünya düzeniyle birlikte yeni işler türerken bazı işler de kayboluyor. Artık şirketlerin hiyerarşik yapısı kabuk değiştiriyor ve organizasyonun kurulması için daha az ve kalifiye insana ihtiyaç duyuluyor. Şirketler kendini görevine adayan çalışanların performanslarıyla çok daha başarılı oluyor. Bu noktada kişisel gelişim eğitimleri önem kazanıyor. Genç yaşlarda yaşadığı çevrenin dışında ya da başka ülkelerde farklı kültürlerle tanışarak, deneyimlerini geliştirenlerin iş performansları ve kariyer başarıları da yüksek oluyor. “ sözleriyle özetliyor

REKLAM ALANI