Dolar 32,3640
Euro 35,0101
Altın 2.325,51
BİST 9.093,85
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 21°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 19°C

Üniversitelerin Ar-Ge merkezleri OSB’lere gidiyor

Üniversitelerin Ar-Ge merkezleri OSB’lere gidiyor
09 Temmuz 2014 08:58
A+
A-

arge_‘Araştırma Altyapılarının Desteklenmesine Dair Kanun Tasarısı’, üniversitelerin araştırma merkezleri için çok önemli değişiklikler getiriyor. Öncelikle bu merkezleri özel sektöre açıyor. Üniversite yerleşkelerinden çıkarak doğrudan OSB’lerde ve endüstri bölgelerinde kurulabilmelerini öngörüyor. Yönetimlerine özel sektörü katıyor. Özel sektör-kamu ortaklığı sistemini getiriyor. Kalkınma Bakanlığı’na bağlayarak, üniversite araştırmalarını doğrudan ‘kalkınma’ ile ilişkilendiriyor. Bakanlık bütçesine özel ödenek konularak mevcut desteklerin yanına yeni bir destek mekanizması kuruyor. Çalışacak personele, mevcut maaşlarına ilave olarak 3 bin liraya kadar ek ödeme öngörüyor. Merkezin de çalışanın da gelirlerine vergi muafiyeti getiriyor.

‘Araştırma Altyapılarının Desteklenmesine Dair Kanun Tasarısı’ şu anda Meclis gündeminde. Tasarının genel gerekçesinde, Ar-Ge harcamalarının giderek artmakla birlikte halen düşük seviyede olduğuna; 10. Kalkınma Planı’nın ana ekseni olarak belirlenen ‘yenilikçi üretim, istikrarlı yüksek büyüme’ hedefl eri için teknoloji ve yenilik faaliyetlerinin artırılarak faydaya dönüştürülmesinin, yeniliğe dayalı bir ekosistem oluşturularak araştırma sonuçlarının ticarileştirilmesi ve markalaşmış teknoloji yoğun ürünlerle ekonominin küresel ölçekte yüksek rekabet gücüne kavuşması gereğine işaret ediliyor. Ayrıca, bu tür faaliyetlerin doğası gereği riski olmasının özel sektör kaynaklı Ar- Ge faaliyetlerini kısıtladığı; bu nedenle birçok ülkede kamunun, bilginin üretilmesinden ticarileşmesine kadarki süreçte bazı riskleri üstlendiğine dikkat çekiliyor.

Bakanlık kaynak aktaracak gelirleri kendilerine kalacak

Bu gerekçelere göre kamu, Ar-Ge faaliyetlerinde kesenin ağzını açacak. Tasarının 3’üncü maddesinde Kalkınma Bakanlığı’nın bu tür altyapıların kurulması ve desteklenmesi ile görevli kılınıyor. 13’üncü maddesinde de kaynak aktarılması konusu düzenleniyor ve bu kurumların gelirlerinin üniversitelerin döner sermaye mevzuatı kapsamından çıkarıyor. Tasarının 13’üncü maddesi şöyle:

“(1) Yeterlilik kararı verilen araştırma altyapılarına, performans ve sınıfına göre merkezi yönetim bütçesinden yatırım, personel ve diğer cari harcamaları için Kurul kararıyla mali destek sağlanabilir. Mali destek bakanlık bütçesinden bu amaçla konulan ödenekten (…) aktarılarak karşılanır. (2) Araştıra altyapılarının gelirleri, sunduğu hizmetler ve yapılan projelerden elde edilen gelirler; bağışlar, proje destekleri, fikri ve sınai mülkiyet hakkı gelirleri ile YÖK tarafından sağlanan gelirler, merkezi yönetim bütçesinden aktarılan kaynaklar ve diğer gelirlerden oluşur. (3) Özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla kurulan ortak araştırma altyapılarına merkezi yönetim bütçesinden cari ve yatırım desteği sağlanabilir. Sağlanacak destek, kamu ortaklık payı dikkate alınarak kurul tarafından belirlenir.”

Tasarının 10’uncu maddesi çok önemli bir değişiklik getiriyor. Üniversitelerin yerleşkeleri içinde bulunan altyapıların üniversite dışına çıkmasının yolunu açıyor. 11’inci maddenin gerekçesinde, bu konu şöyle ifade ediliyor:

“Üniversitelerin araştırma altyapıları ağırlıklı olarak yükseköğrenim kurumları yerleşkelerinde kurulmakta olup bu durum özel sektör işbirliğini kısıtlamaktadır. Özel sektörle yakın çalışması beklenen bu yapıların teknoloji geliştirme bölgelerinde, organize sanayi bölgelerinde veya endüstri bölgelerinde de kurulabilmesi için düzenleme yapılmaktadır.”

Maddenin orjinal halinde de bu konu düzenleniyor. Buna göre bir özel sektör şirketi böyle bir merkezin kuruluşu için gerekli araziyi temin ederek, bir üniversitenin Ar- Ge altyapısına ortak olabilecek.

Ar-Ge’de kamu-özel sektör ortaklığı geliyor

Kanun tasarısının getirdiği en önemli yeniliklerden biri de araştırma altyapılarında özel sektörle kamu ortaklığı… Yeterlilik alan araştırma altyapıları tüzel kişilik kazanabilecek. Böylece özel sektör de ortak olabilecek. Bu amaçla tasarıda, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklık esasları da düzenleniyor. Özel sektörü ortaklığa teşvik amacıyla altyapının kullanımına ilişkin bazı haklar sağlıyor. Tasarının 11’inci maddesinde konu şöyle düzenleniyor:

“(2) Araştırma altyapıları (…) özel sektör kuruluşları ve/veya sivil toplum kuruluşları ortaklığıyla kurulabilir. Tarafl arın ortaklık paylarına ilişkin hususlar (…) yönetmelikle belirlenir. Araştırma altyapılarına destek sağlayan özel sektör kuruluşlarına haklar tanınabilir. Araştırma altyapılarının işletilmesi özel sektöre (…) devredilebilir.”

Bu maddeye göre özel sektör desteklediği ve ortak olduğu araştırma altyapılarında özel haklar sağlayabilecek. Dahası, işletmesini alarak, araştırma altyapısını ticari bir işletme gibi yönetebilecek. Ayrıca özel sektör firması sağladığı finansman ve ortaklık oranına göre Ar – Ge indirimi teşviklerinden yararlanacak. Bu merkezler, Ar – Ge faaliyetlerinden elde ettiği kazançlar 2023’e kadar gelir ve kurumlar vergisinden muaf olacak.

Ar-Ge şirketlerinde özel sektör yönetime giriyor

Tasarının genel gerekçesinde tasarıda, yeterlilik kararı verilen araştırma altyapılarında özel sektörün de yer aldığı yönetim kurullarının oluşturulmasının öngörüldüğü belirtiliyor. Tasarının 7’nci maddesinde, yönetim kurulunun oluşumu şöyle anlatılıyor: “Yönetim kurulu, araştırma altyapısının ilgili olduğu yükseköğrenim kurumu, diğer yükseköğrenim kurumları, özel sektör ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından seçilecek en az beş, en fazla dokuz üyeden oluşur.” Yönetim kuruluna girecek özel sektör temsilcisinin, merkezi ortaklığı şartı öngörülmüyor. Bu da üniversitelerin araştırma altyapılarının yönetiminde özel sektör katkısının yolunu açıyor.

Araştırmacıyı teşvik için 3 bin liraya kadar ek ödeme

Tasarı, araştırma altyapılarının gelirlerini üniversitelerin döner sermaye sistemi dışına çıkararak, bu gelirleri kendisinin kullanmasının yolunu açıyor. İlave desteklerle imkanlarını çoğaltıyor. Aynı şekilde araştırmacı personelin de gelirlerini artırıyor. Kamu personeli olanlar hariç, Ar-Ge personelinin ücretleri her türlü vergiden muaf tutuluyor. “Kamu kurumlarından ve üniversitelerden araştırma merkezlerine geçenlere yapılacak aylık net ek ödeme tutarı 40.000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayısı ile çarpımı sonucu elde edilecek tutarı geçmemek üzere kurul kararıyla belirlenecek.” Buna göre, araştırma altyapılarında çalışan personel kendi kurumlarından normal maaşlarını almaya devam edecek, Ar-Ge faaliyetinin karşılığı olarak da ayrıca 3 bin liraya kadar ek ödeme alacak.

EKONOMİ AJANDASI

REKLAM ALANI