Dolar 32,5120
Euro 34,9490
Altın 2.435,29
BİST 9.716,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Az Bulutlu
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cum 18°C
Cts 16°C
Paz 16°C
Pts 18°C

Türkiye Vizyonu, Rekabet ve Şirketler Dünyası -1

07 Nisan 2013 13:36 | Son Güncellenme: 14 Mayıs 2013 18:13

Dr Mehmet Kahraman

Sevgili Ekonomi Ajandası Okuyucuları. Merhaba

2013 yılı içindeki ülkemiz ve dünya ekonomik gelişmelerine bakıldığında birbirinden farklı iki görünüm ortaya çıkmaktadır. Ülkemiz açısından gelişme bazlı yaşanan ekonomik bir süreç ile karşı karşıyayız. Bunun devamlılığının sağlanması ile 2023 yılı 100. yıl vizyonuna bağlı olarak ciddi çalışmaların yapılması gerekmektedir. Dünya için bakıldığında ise ekonomik krizler sonrası toparlanma aşamalarının yaşandığı ve bunun belirli bir hızı hala yakalayamadığı gözükmektedir. Peki makro ekonomide yaşan bu sorunlar şirketleri nasıl ve ne şekilde etkileyecektir. Ekonomik krizler ve genişleme çabaları şirketler için nasıl bir gelecek tasarımı oluşturacaktır?  Bu yazımızda açıkladığımız bu sorunlara çözümler bulmaya çalışacağız.

Son beş yıllık şirketlerin açılış ve kapanışlarının sayılarına bakıldığında, ekonomik olarak kötümser olma yolunda işaretlerin ortaya çıktığını görmekte olabiliriz! Fakat ekonominin yapısal dönüşümler geçirdiği günümüzde şirketlerinde yapısal dönüşümler geçirdiği gözden kaçmamalıdır.

Yıllar Açılan Şirket Kapanan Şirket Fark
2010

51.971

13.442

38.529

2011

54.442

14.491

39.951

2012

39.954

14.898

25.056

Toplam

146.367

42.831

100.836

www.tobb.org.tr’den düzeltilerek alınmıştır.

Yukarıdaki şirket açılma ve kapanma sayılarına bakıldığında özellikle 2012 yılı için belirli bir düşüş olduğu gözükmektedir. Ülke gelişmesi ile artması beklenen şirket ve işyeri sayısı neden aynı derece artmamaktadır? Gazete ve dergilerde yer alan iflas ve iflas erteleme haberleri neden bu kadar yaygınlaşmaktadır?  Şirketlerin çoğunun “Limited Şirket” statüsünde kurulması bir tesadüf müdür? Bunun nedenleri üzerine durulmalı ve çözümler araştırılmalıdır?

2013 yılındaki dikkat çeken diğer önemli bir nokta da Yeni Türk Ticaret Kanunun uygulama aşamasına geçmesi ve şirketlerin hayati önemdeki bazı değişimleri yapmasıdır. Bu değişimlerin yapılması sırasında şirketlerin kağıt üzerindeki devamlılığı ile gerçek bir işletme gibi devamlılığı arasında bir tercih yapma zorunluluğumuzun ortaya çıktığı ilgili kesimlerin gözünden kaçmamalıdır. Bu gün ticaret sicile kayıtlı olan bir çok şirket kağıt üzerinde şirket görünümünde olmak gibi bir kader ile baş başa kalmaktadırlar! Mevcut durum hem ekonominin kaynakları verimli kullanma hem de ülke gelişiminde sermaye birikiminin sağlanamaması açısından büyük bir kaybın göstergesidir.

2023 vizyonu için gerekli önlemlerden bir tanesi de yıllık ortalama %6 net büyüme hızının yakalanma- sıdır. Bu hedef oran gerçekleşmediğinde ülkemiz için uluslar arası rekabette geri kalma ve bunun sonucu ile değişen koşullara bağlı olarak diğer stratejik avantajlarımızı da kaybetme olasılığımızdır. Ayrıca özellikle şirketler açısından düşündüğümüzde ise gelişimin temelinde devlet ve özel sektör dayanışması içinde ve özel sektörün geçmişe göre daha fazla rol aldığı bir kalkınma hedefi vardır. Özel sektör belirlenen alanlarda ciddi yatırım ve büyüme ile hem ulusal hem de uluslar arası pazarlarda reel büyüme ve rekabet avantajı elde etmeye gayret göstermelidir.

İşte şimdi temel soru? Şirketler dünyamız 2023 vizyonu ve gerekliliklerine ne kadar hazırlıklı?  Şirketlerin stratejik yön bulma açısından hem ekonomiyi hem de pazarı okuma becerilerini elde etmiş ve kullanıyor olması gerekmektedir. Fakat ekonomi haberlerine bakıldığında şirketlerin artan derecede iflas ve iflas erteleme talepleri ile aile içi çekişmelere dayanan sorunlar ile boğuşmaktan, rekabet için gerekli gayreti göstermekte zorlandıkları gözükmektedir. Bunun yanı sıra ise bazı şehirlerimizin ise rekorlar ile artan ihracat rakamlar ise bize umutlu haberlerin gelmesi ile gelecek açısından cesaretlendiriyor. Bu durumda ülkemiz iki durum arasında nasıl bir denge sağlamalıdır ki, rekabette sürdürülebilirlik ve kalkınma gerçekleşsin?

İşte ekonomik geleceğin şirketler açısından dönüm noktası burada yatmaktadır. Şirketlerimiz özellikle son yirmi yıl içinde gerçek bir dönüşüm içine girmeye başlamışlardır. Birliktelik ve yön verici kurum ve kuruluşların sayısının giderek artması ile iş dünyası daha organize olmaya başlamış ve bir çok sivil toplum kuruluşu ile birliktelik sağlanmaya başlamıştır. Bu dönüşümün kanımca özellikle yirmi yıl daha hız kesmeden artarak devam etmesi gerekmektedir. Tüsiad ile başlayan Müsiad, Tuskon, Askon ve diğer kuruluşlar ile başlayan dönüşümde iş adamları ve devlet bu dönüşüm için daha fazla gayret göstermelidir. Dünya ekonomisinde ilk on ülke arasına girmeye çalışan ülkemiz aynı zamanda dünya rekabet sıralamasında 2012 yılında 7 / 4,5 not ile 16 basamak yükselerek 43.sırada yer alması bile yeterli düzeyde rekabet edemediğimizi göstergesidir.(Dünya Rekabet Endeksi 2012 -2013,Dünya Ekonomik Forum )

Sevgili Ekonomi Ajandasi okuyucuları, ülkemiz diğer ülkelere göre kendi açısından çok iyi ilerleme kaydetmesine karşın potansiyelinin altında bir yerlerde olduğunu unutmamalıdır. Hz Mevlana’nın dediği gibi, “ümitsizliğin arkasında nice ümitler gizlidir.” Biz ümitsizlik içinde olmamalıyız fakat şu an iyi yoldayız diye de gevşeme ve rehavet ortamı içinde de yer almamalıyız. Daha kat edecek çok yolumuz var! Bu yolun gereklilikleri ve yapılması gerekenleri ise gelecek yazılarımda incelemeye ve görüşlerinize sunmaya devam edeceğim. Saygılarımla.

Dr. Mehmet Kahraman (S.M.M.M )   mkahraman38@gmail.com

REKLAM ALANI
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR