Dolar 32,5913
Euro 34,8085
Altın 2.496,76
BİST 9.456,53
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 21°C
Sal 22°C

Sosyal Medyada Başarısız mısınız?

Sosyal Medyada Başarısız mısınız?
08 Ekim 2017 14:46 | Son Güncellenme: 08 Ekim 2017 14:48
A+
A-

Günümüzde iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle önemli bir boyut kazanan sosyal medyada markaların başarısızlık nedenleri ve çözümleri neler?

Dijital dünyanın gereksinimlerini, yaratıcılıklarını, analitik bakış açılarını hem marka hem de marka çalışanları tarafından ele alan Red and GreyMedia Kurucu Ortağı Furkan Reis,sosyal medyada markaların başarısızlık nedenlerini anlatıyor.

Furkan Reis’in“Sosyal Medyada Markalar Neden Başarısız Olur? Çözüm Nedir?” başlıklı yazısı:

Özellikle çok büyük hacimli sosyal mecraların hayatımıza girmesi ile birlikte içerik markalar için çok büyük bir başlık haline geldi. Hala bunun farkına varamamış marklar var. Ancak bu yazıda bahsedeceğimiz konular bu markalara değil, bunun farkına varıp ne yapacağını, nasıl yapacağını düşünen markalara yönelik.

Tüketici, müşteri, hedef kitle… Hangi kategoriden bakarsanız bakın karşınızda insan var. İnsanların deneyimleri ise büyük medya hamleleri ile değişiyor. Örneğin Facebook’un yaş ortalamasının giderek yükselmesi, Instagram’ın kullanıcı sayısının artması bu medya hamleleri ile oluyor.

Facebook’a ilk girdiğiniz zamanı düşünün, ortaokul arkadaşınızı bulduğunuz zamanlar. İşte o zamanlar piyasada dönen içerik sayısı daha azdı ve kullanıcının içerik tüketimi daha toleranslıydı. Artık o kadar çok içerik var ki kullanıcılar bir içeriğe 2 saniyeden fazla zaman vermiyorlar. Bu da bizi iyi içerik üretmeye zorluyor.

Sosyal medyada içerik üretmenin genel hedefleri arasında; potansiyel müşteri yakalama, marka bilinirliğini ve farkındalığını artırma, sadakat, farkındalık, marka bağlılığı gibi kavramlar var. Bunları yakalayabilmenin ilk kuralı “Müşteriye yakaladığı yerde tanıtım yapan marka” tanıtımından çıkmaktır.

Tüm ekranlarda tanıtım gören tüketici sosyal medyada her ne kadar markaların hayatına girmesine izin verse de abartan markayı anında çıkartıyor. Bu sebeple markaların iletişim rengini tanıtımdan iletişime çekmesi gerekiyor.

Hedef kitlenin hayatını anlayıp o hayata stiline girebilen, paylaşmak isteyeceği içerikler üretebilen, beğenmekten imtina etmeyeceği görece az tanıtım içeren içerikler üretmek kullanıcının markamızla etkileşime geçmesinin altın kuralı.

Sosyal medya başka hiçbir pazarlama enstrümanının sahip olmadığı çift taraflı iletişim kabiliyetine sahip. Bu özelliği bir kenara bırakıp eğer sosyal medyayı billboard gibi kullanmaya başlarsanız kullanıcıların markayla bir bağ kurmayacağını tahmin etmek çok zor değil.

Çözüm iletişimden geçiyor. Sohbet eden, cevap veren, seviyeye inen ya da çıkan, anlayışlı, sempatik bir havaya bürünen markanın sosyal medyada yolu açık.

REKLAM ALANI