Dolar 32,5996
Euro 34,7963
Altın 2.506,02
BİST 9.479,72
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

‘Kamu borcu problem olmaktan çıktı’

‘Kamu borcu problem olmaktan çıktı’
24 Ekim 2014 09:40 | Son Güncellenme: 24 Ekim 2014 09:42
A+
A-

ali babacanBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Eğer büyüme yenilikle olacaksa, araştırma ve geliştirmekle olacaksa, katma değerli daha yüksek teknoloji ile sağlanacaksa, bu KOBİ’ler ve genç girişimciler ile olacak” dedi. Babacan, “Bu yılsonu yüzde 33,1 ile kapatıyoruz, milli gelirin yüzde 33,1’i. Yüzde 33 demek ABD’nin 3’te biri demek, AB ortalamasının da 3’te biri demek. Türkiye için artık kamu borcu bir problem alanı olmaktan tamamen çıktı” diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Borsa İstanbul ev sahipliğindeki “Girişimcilik Yoluyla Köprüler Kurmak: Girişimcilikte Yükselen Ülke Türkiye’ye Bölgesel ve Küresel Bakış Konferansı”nın açılış konuşmasını yaptı. Ali Babacan, açılışında yaptığı konuşmada, girişimcilik kavramının 2008 krizinden çıkışın en önemli araçlarından birisi olduğunu söyledi. Babacan, küresel ekonominin halen güçlü bir toparlanma trendine giremediğini, gelişmiş ülkelerden ABD daha güçlü bir performans sergilerken, Avrupa ve Japonya’nın halen zayıf ve kırılgan bir tablo gösterdiğini belirtti.

Babacan, gelişmekte olan ülkelerdeki büyüme oranlarının kriz öncesine göre düşük olduğunu, gelecek 10 yıl gelişmekte olan ülkelerin büyüme hızının geçmiş 10 yıla göre daha düşük olacağını ifade etti. Ali Babacan, küresel kriz sonrasında G-20 toplantılarının etkinliğinin arttığını belirterek, bu toplantılarda önemli somut politikalar ortaya çıkmasa da, kriz döneminde küresel iş birliğinin ve problemleri aynı masa etrafında tartışmanın değerinin çok büyük olduğunu gördüklerini söyledi.

“KOBİ’LER VE GENÇ GİRİŞİMCİLER İLE OLACAK”

Babacan, Türkiye’nin G-20 dönem başkanlığıyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, kendileri döneminde neye önem vereceklerine baktıklarında, özellikle KOBİ’lerin ve girişimcilerin ülkeler için çok önemli olduğunu düşündüklerinin belirtti. Babacan, Türkiye dönem başkanlığında KOBİ’lerle ilgili özel bir gündem maddesi oluşturmanın ve her bir G20 tartışma ortamında ayrı bir KOBİ perspektifi ortaya koymanın önemini vurgulamak istediğini bildirdi. Şu anda KOBİ’lerin istihdamdaki payının büyük olduğunu anımsatan Babacan, “Eğer büyüme yenilikle olacaksa, araştırma ve geliştirmekle olacaksa, katma değerli daha yüksek teknoloji ile sağlanacaksa, bu KOBİ’ler ve genç girişimciler ile olacak” dedi.

“KAMU BORCU BİR PROBLEM ALANI OLMAKTAN TAMAMEN ÇIKTI”

Babacan, konuşmasında girişimciliğin önemine vurgu yaparak, Türkiye’de girişimcilikle ilgili hazır olan mayayı daha bilinçli bir şekilde, nasıl sonuç alıcı bir şekle döndüreceklerinin kendileri için önemli olduğunu belirtti. Babacan, 2002 yılında Türkiye ekonomisinin büyüklüğünün 230 milyar dolar olduğunu, ancak geçen yıl 820 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını hatırlatarak, Türkiye’nin temel göstergelerinin 2002’den bugüne kadar geçen süre zamandaki gelişimi hakkında bilgi verdi. Babacan, Türkiye’nin bu hızla büyüme trendini devam ettirmesi halinde 2023 yılında yüksek gelirli ülkeler grubuna girebileceğini kaydetti.

“Hareketin olduğu yerde bereket vardır derler” diyen Babacan, her krizin beraberinde fırsatları da getirdiğini dile getirdi. Türkiye’nin bazı temel makro ekonomik sorunlarına çözümler ürettikleri bilgisini veren Babacan, şunları kaydetti:

“2002’de en önemli problemlerden bir tanesi kamu borcu idi. Milli gelirimizin yüzde 74’üne çıkmış bir kamu borcu. Bu yıl sonu yüzde 33,1 ile kapatıyoruz, milli gelirin yüzde 33,1’i. Yüzde 33 demek ABD’nin 3’te biri demek, AB ortalamasının da 3’te biri demek. Türkiye için artık kamu borcu bir problem alanı olmaktan tamamen çıktı.”

“EĞER BU SÖZLER YERİNE GETİRİLİRSE…”

Ali Babacan, yapısal reformların kısa vadede kemer sıkmayı gerektirdiğini ancak orta uzun vadede kazandırdığını söyledi ve yapısal reform gerçekleştirmeyen ülkelerin kaybettiğini ifade etti.

Pek çok ülke için reformların ertelenemeyeceği noktaya gelindiğine dikkat çeken Babacan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bizimde G-20 dönem başkanlığımızda özellikle yapısal reformların uygulanmasıyla ilgili özel bir gündemimiz olacak ve bir takip mekanizmamız olacak. 20 ülke yaklaşık 900 kadar taahhütte bulundu. Biz bu taahhütlerin açık ve şeffaf bir şekilde izlenilmesiyle alakalı bir mekanizma oluşturuyoruz, ‘taahhüdünü ya yerine getir ya da açıkla’ metoduyla yaklaşacağız. Eğer verilen sözler tutulursa bu 20 ülke 900 adımı atarsa dünya ekonomisinde bir toparlanma olacağını, OECD ve IMF’nin araştırmacıları söylüyor. Eğer bu sözler yerine getirilirse 5 yıl içerisinde dünya ekonomisi ‘hiç bir şey yapmazsak ne olur?’ durumuyla karşılaştırdığımızda yaklaşık 2 puan daha fazla büyümeyi görecek.”

EKONOMİ AJANDASI

REKLAM ALANI