Güney Kıbrıs’ta ekonomi, İtalya’da hükümet AB’yi çıkmaza sürüklüyor

Geçtiğimiz hafta, son günlerde Avrupa piyasalarını meşgul eden Güney Kıbrıs sorununun geçici olarak çözüldüğünü gördük. Güney Kıbrıs Merkez Bankası’nın sermaye kontrolleri, para çekimlerinin günlük 300 Euro ile sınırlandırılması ve ülke dışına hesap transferlerine kısıtlamalar getirilmesini öngördü. Lefkoşa’da bankaların açılmasıyla birlikte halkın bankalara hücum ettiği görülürken, işlemlere başlayan banka şubelerine müşterilerin her seferde 3’er kişilik gruplar halinde alınması nedeniyle bankaların önünde uzun kuyruklar oluştu. Güney Kıbrıs’ta bankaların açılmasıyla sermayenin uçmasını önlemeye yönelik uygulanan kısıtlamaların 1 ay sonra kaldırılacağı belirtildi.

Diğer yandan Güney Kıbrıs’taki mali krize geçici çözüm bulunması sonrası piyasalar İtalya’da hükümet kurma çabalarının olumsuz sonuçlanması ile sarsıldı. İtalya’da hükümeti kurmakla görevli lider Bersani, İtalyan Cumhurbaşkanı’na hükümeti kuramayacağını belirtti. Diğer yandan İtalya Dışişleri Bakanı’nın istifa etmesi piyasalarda hareketliliğin artmasına sebep oldu.

İspanya’da durum hâlâ kritik

Güney Kıbrıs sorunları ile unutulan İspanya ekonomisinde ise kriz hala atlatılabilmiş değil. İspanya Merkez Bankası, İspanyol ekonomisinin yüzde 1,5 küçüleceğini ve işsizliğin yüzde 27 düzeyine çıkacağını öngördü. Merkez Bankası’nın İspanyol ekonomisine ilişkin yaptığı tahminler, ülkedeki mevcut ekonomik tabloyu daha da kötümser gösterdi. Borç krizinden çıkmakta sıkıntı çeken Euro Bölgesi’nde ekonomik güven Mart’ta beklentinin üzerinde düşüş kaydetti. Güven endeksindeki düşüş, 17 üyeli bloğun resesyonunun ilk çeyrekte de devam ettiğine yönelik sinyallere bir yenisini daha ekledi. Avrupa’nın en büyük ekonomisinde ise işsiz sayısı Mart ayında beklenmedik bir şekilde arttı. Almanya’da işsiz sayısı Mart ayında, mevsimsel etkilerden arındırılmış rakamla, 13,000 artarak 2.94 milyona çıktı.

Avrupa’nın kötümser tabloyu silmekte zorlandığını gördüğümüz son günlerde, bu hafta açıklanacak olan İtalya, Fransa, Almanya, Avrupa PMI İmalat, Avrupa Bölgesi İşsizlik Oranı, Almanya TÜFE, Avrupa Euro-Zone TÜFE Beklentisi, İtalya, Fransa, Almanya, Avrupa PMI Hizmetler, Avrupa Bölgesi ÜFE, Avrupa Faiz Oranı Kararı, Perakende Satışlar, Almanya Fabrika Siparişleri verileri ve AMB Barosso, AMB Başkanı Draghi konuşmaları yakından takip edilmelidir.

Türkiye’de S&P sonrası gözler Moody’s’de

Yurtiçi piyasaları ele aldığımızda, Merkez Bankası sürdürülebilir makroekonomik görünümü sağlayabilmek için gerekli müdahalelerini sürdürmeye devam ediyor. Geçtiğimiz hafta içerisinde gerçekleşen Para Politikası Kurulu’nda, gecelik politika faizini beklentiler dâhilinde değiştirilmeyerek yüzde 5,50 seviyesinde tutulurken, faiz koridorunun üst bandında 100 baz puanlık indirim yapılması sürpriz olarak algılandı. Bunun yanı sıra, rezerv Opsiyon Katsayılarının 0,1 puan arttırılması son günlerde etkili olan kredi büyümelerine müdahale olarak algılanmakta. TCMB’nin bu kararlar ile iç büyümeye destek vermeye ve Türk Lirası’nın aşırı değerlenmesini engellemeye çalıştığını görüyoruz.

Türkiye’deki politik ve ekonomik ilerlemeler yurtdışı piyasaların ve kredi derecelendirme kuruluşlarının da gözünden kaçmadı. Geçtiğimiz hafta Standard & Poor’s, Türkiye ekonomisinin güçlü mali performansını tehlikeye atmadan yavaşça toparlandığını açıklayarak, Türkiye’nin notunu artırdı. S&P ayrıca görünümün durağan olduğunu ifade ederek, uzun vadeli kredi notunu BB’den BB+’ya yükselttiğini belirtti. Şimdi S&P sonrası gözler Moody’s’de.

Önümüzdeki aylarda Türkiye’nin hız kazanan büyümesi ile cari açık cephesinde bir miktar artışla karşılaşabileceğinin düşünüldüğü son günlerde, önümüzdeki hafta açıklanacak olan Türkiye GSYH, TÜFE, ÜFE verileri ile TCMB Reel Efektif Faiz Oranı kararı yakından takip edilmelidir.

ABD’de şirketler yeni atağa hazırlanıyor

ABD piyasaları geçtiğimiz haftaya Bernanke’nin gelişmiş ülkelere yaptığı düşük faiz çağrısı ile başladı. Bernanke, hafta başında yaptığı bir konuşmada, gelişmiş ülkelerde düşük faiz oranlarının dünya ekonomisine yardım ederek, zayıf döviz kuru üzerinden ticaret bölünmelerinin de yaşanmamasını sağlayacağını belirtti. Dünyanın en büyük ekonomisi ABD’nin, enflasyon oranı FED ‘in hedefi olan yüzde 2’nin altında seyrediyor. Fakat ABD ekonomik büyümesi, işsizlik için belirlenen yüzde 6,5 hedefini tutturmak için henüz yeterince güçlü değil. İşsizlik oranı geçtiğimiz ay yüzde 7,7 olurken, tüketici fiyat endeksindeki artış ise yüzde 1,2 olarak gerçekleşmişti. Harcama kesintilerine devam etmesine rağmen büyümesine devam eden ABD’de 4. çeyrek büyüme verileri yüzde 0,4 genişlemeye işaret etti. ABD’nin ekonomik büyümesinin beklentinin altında yavaşlaması ve Avrupa’daki borç krizine ilişkin endişelerin gevşemesiyle Standard&Poor’s 500 Endeksi finansal krizdeki kayıplarını silerek rekora tırmandı.

Harcama kesintileri piyasalarda etkisini sürdürürken ABD’de geçtiğimiz hafta beklenenden daha fazla işsizlik başvurusu gerçekleşti. İlk defa işsizlik başvurusunda bulunanların sayısı 16,000 yükselerek 357,000’e ulaştı ve son 1 aydan biraz daha uzun bir sürenin zirvesine çıktı. Ekonominin yaklaşık yüzde 70’ini kapsayan tüketici harcamaları ise Şubat ayında yüzde 0,7 arttı. ABD’de konut fiyatları Ocak ayında Haziran 2006’dan bu yana en büyük sıçramayı gerçekleştirirken, birinci el konut satışları Şubat ayında gerileyerek son 4 yılın üzerinde bir süredir gerçekleşen en iyi üst üste aylık satışlara son verdi.

Dünyanın en büyük ekonomisinde önümüzdeki süreçlerde şirketlerin yeni ekipmanlara yatırım yapmaları ve düşen stokları tekrardan artırmaları üzerine hızlanması bekleniyor. Büyüme hızı ve işsizliği düşürme çabaları, FED yetkililerinin neden varlık alım planından vazgeçmediklerini gösteriyor. Bu kapsamda önümüzdeki hafta açıklanacak olan ISM İmalat, ISM Fiyat Endeksi, İnşaat Harcamaları, Fabrika Siparişleri, ADP İstihdam Değişimi, ISM İmalat Dışı, İlk İşsizlik Başvuruları, İşsizlik Oranı, Ortalama saatlik Kazançlar, Tarımdışı İstihdam, Ticaret Dengesi ve Tüketici Krediler değişimi verileri ile FED Lockhart, FED Başkanı Bernanke konuşmaları yakından takip edilmelidir.